| Sihir Bakanlığı Alımları | |
|
+17Krystelle Rhodanthe Lena Duchannes Vladimir Ivanov John D. Rochester Wang Dae Bi In Hyeon Veronica Ophelia Rhodanthe Aurélien Rhodanthe Aquaritie Dixie Victoria Morgenstern Letje Caroll Elizabeth Atalante Lynn Kayla Vick Hadria Cynthia Aristide Calbert R. Tallon Robert Price Elizabeth Rose Wayland 21 posters |
|
Yazar | Mesaj |
---|
Cynthia Aristide Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Mesaj Sayısı : 695 Yaş : 29 Kayıt Tarihi : 09/12/10
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları Perş. 16 Haz. 2011, 18:57 | |
| | |
|
| |
Lena Duchannes Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Lakap : Scarl Nerden : New York Mesaj Sayısı : 105 Yaş : 25 Kayıt Tarihi : 11/03/11
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları Ptsi 20 Haz. 2011, 13:31 | |
| Karakter Adı : Scarlett Deeandra Karakterinizin Yaşı: 22 Hangi Mevki de olmak istiyorsunuz? (Sihir Bakanı vs..) : Uluslararası Sihirsel İşbirliği Dairesi Başkanı Örnek RP: (karaktere uygun) **** | |
|
| |
Aurélien Rhodanthe Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Lakap : bells Mesaj Sayısı : 1158 Yaş : 31 Kayıt Tarihi : 11/07/10
Karakter Detayı Statü: Uyarı: 0/0
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları Ptsi 20 Haz. 2011, 13:32 | |
| Rp seviyeniz uygun görülmemiştir. | |
|
| |
Lena Duchannes Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Lakap : Scarl Nerden : New York Mesaj Sayısı : 105 Yaş : 25 Kayıt Tarihi : 11/03/11
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları Ptsi 20 Haz. 2011, 13:57 | |
| | |
|
| |
Aurélien Rhodanthe Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Lakap : bells Mesaj Sayısı : 1158 Yaş : 31 Kayıt Tarihi : 11/07/10
Karakter Detayı Statü: Uyarı: 0/0
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları Ptsi 20 Haz. 2011, 14:00 | |
| Sihir bakanlığında görev almak aktiflik ve seviyenizin yüksek olması gerekmektedir. Onaylanmadı. | |
|
| |
Krystelle Rhodanthe Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Mesaj Sayısı : 44 Yaş : 27 Kayıt Tarihi : 24/06/11
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları Cuma 24 Haz. 2011, 17:33 | |
| Julius Akins Sihirli Ulaşım Dairesi Başkanı İlk karakterim Alessandra Laurel yani 4* | |
|
| |
Aurélien Rhodanthe Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Lakap : bells Mesaj Sayısı : 1158 Yaş : 31 Kayıt Tarihi : 11/07/10
Karakter Detayı Statü: Uyarı: 0/0
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları Cuma 24 Haz. 2011, 17:52 | |
| | |
|
| |
Eleanor Bellissimo Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Nerden : Fransa Mesaj Sayısı : 5 Yaş : 31 Kayıt Tarihi : 25/06/11
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları C.tesi 25 Haz. 2011, 11:04 | |
| Karakter Adı : Eleanor Bellissimo Karakterinizin Yaşı: 32 Hangi Mevki de olmak istiyorsunuz? (Sihir Bakanı vs..) : Uluslararası Sihirsel İşbirliği Dairesi Başkanı Yıldızı: **** -Diğer karakterim Medeleine Lily Bryné | |
|
| |
Aethra L. Pavone Seelie Sarayı Peri Leydisi
Mesaj Sayısı : 1318 Yaş : 28 Kayıt Tarihi : 25/01/11
Karakter Detayı Statü: Yönetici Uyarı:
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları C.tesi 25 Haz. 2011, 11:08 | |
| rütbeniz veriliyor. Lütfen ek karakterinizi de listeye ekletiniz. | |
|
| |
Edgar Rhodanthe Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Nerden : Amisos Mesaj Sayısı : 179 Kayıt Tarihi : 25/06/11
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları C.tesi 25 Haz. 2011, 17:51 | |
| Karakter Adı: Edgar de L'amour Karakterinizin Yaşı: 27 İstediği mevkii: Esrar Dairesi Başkanı Örnek Rp: - Spoiler:
Ne zaman canım sıkkın olsa karanlık ormana gelirdim. Aslında bunun özel bir sebebi yok. Nasıl olabilir ki? Karanlık orman beni sorunlarımdan kurtarmak yerinde başımı belaya sokabilecek bir yerdi; fakat her ne hikmetse ne zaman gelsem buraya bir tanıdıkla karşılaşır, günümü olabilecek en güzel şekilde geçirirdim. Şimdi de kuru bir dala basmış, önüme gelen bir taşa tekme atmış ve uzaktan birinin bana yaklaştığını görmüştüm. Yırtıcı bir canlının son sürat yanıma gelmesi olasılığına karşılık yere çöküp titanlara yalvarmak geldi; fakat gelenin yüzünü gördüğümde derin bir nefes aldım. Gelen Dexter'dı. Bir kurtadam olmasının yanında benim için yakışıklı bir kont olarak vardı her zaman. Gerçekten berbat görünüyordu. Sanırım yorgundu ve sinirleri yıpranmıştı.İlk konuşan o oldu. "Prensesimizi buralarda görmek ne büyük bir onur!"Beni her koşulda bu kadar mutlu etmesi bir rastlantı mıydı, yoksa ona özgür özel bir yetenek mi? Düşünecek zamanım olmadı. Yanına gittim, içten bir sevinçle konuşmaya başladım. "Kont Dexter, sizi görmek ne güzel. Hiç aklıma getirmezdim karşılaşacağımızı. Uzun zamandır yoktunuz ortalıklardı. İlk görme şerefine ben eriştim demek." Bu adamki enerji bana harika hissettiriyordu. Yavaşçayaklaştı Kont yanıma. O kadar nazik bir beydi ki, küçüklüğümden beri bizimleydi ve evleneceğim kişinin kesinlikle onun özelliklerine sahip olmasını istiyordum. Babam olmadığında o hep yanımda olur, abimin olmadığını hiç hissettirmezdi. Sosyetedeki arkadaşlarım onunla zaman geçirecek kadar şanslı olduğum için beni kıskanır, ben onların kıskançlıklarını akşam 5 çayında ona anlatırken bol bol kahkaha atardık. Çok şanslıyım. Onun gibi bir abiye sahip olduğum, onu her zaman yanımda hissedebildiğim için çok şanslıydım.. Fakat önceden yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezken son zamanlarda bazı işlerinden dolayı pek görüşemez olmuştuk ve ben onu özlemiştim. Onunla yürüyüş yapmayı, dertleşmeyi.. Ona Trius'tan bile bahsedememiştim.. Kont görgülü bir beyefendi olarak elimi öpmeden kokladıktan sonra gülümseyerek gözlerime baktı. "Sizinle burada karşılaşabilme onurunu neye borçluyum kudretli prenses?" Pembeleşen yanaklarım sinirimi bozdu. Ama Kont da sinirimi bozdu. Bana prenses demesinden hoşlanmadığımı ona defalarca söylemiş olmama rağmen bu konuda inat etmeye devam ediyordu. Ben kimim ki o bana saygı göstersin? O benim abim, ben ona saygı göstermeliyim. Kibarca ama tavrımı koyduğumu belli ederek elimi elleri arasından çektim. "Rica ederim sayın kont, ben sizin prenses demelerinizi haketmiyorum. Ciğeri 5 para etmez prenslerin ağzına yakışıyor o basit hitap. Ben sizin kardeşinizim, unuttunuz mu." Yürümeye başladı. Ben de yanında yürüyordum. Neyseki artık Karanlık Orman'da yaratıkların saldırısına uğrama korkum yoktu. Kont, hiç beklemediğim ansa sessizliği hiç beklemediğim bir soruyla bozdu. "Majesteleri, eğer sınırı aşmış olmazsam bir sorum olacaktı. Bir sevgiliniz olduğunu duymuştum, fakat yanınızda göremiyorum. Umarım başına bir şey gelmemiştir?" Kolay bir soruydu. Neşemi bozmadan cevap verdim. "Açıkçası nerede olduğunu bilmiyorum. Çok uzun zamandır görüşmüyoruz. Belki başına bir şey gelmiştir. Kim bilir?" ona döndüm gözlerimde saklamaya çalıştığım bir hüzünle. Trius'u göremiyordum ve bunu açıkça ilk defa Kont Dexter'la konuşuyorduk. Boğazıma bir şeyler düğümlenmişti. Yutkunmaya çalışıp yoluma devam ettim. "Siz ne yapıyorsunuz? Yalnızlık sizi korkutmaz mı hiç?" Duraksayarak yüzüne baktım. O hiçbir şeyden korkmazdı ki. Karanlıktan bile. Küçükken sık sık biten gaz yağı lambalarını korkusuzca o değiştirir, karanlıkta kaldığımda beni kurtarmayı görev bilirdi. Düşününce, onunla ilgili bir sürü anı bulabileceğimi farkediyordum. Bu düşünceyle gülümseyerek yüzüne baktım bir cevap beklediğimi hatırlatarak.
Medyum olan ben değilmişim gibi, düşüncelerimi okumuş gibi elini omzuma atarak üşümemi durdurdu. Battaniye gibi saran kolları sıcacıktı. Onu kenara çektim, bir kayanın üzerine oturduk ve başımı omzuna yasladım. Neşeli sesi bana kadar ulaşıyordu. "Bir kont asla yalnız kalmaz güzel prenses." Eminim şu an yüzünde muzip bir gülümseme vardır. Acaba geçen gece kiminle birlikteydi? Onunla beraber olmak için can atan o kadar çok kadın vardı ki, kimi zaman bu durum midemi bulandırıyordu. Bu onun seçimi miydi yoksa henüz onu hakedecek birini mi bulamamıştı? İkincisi akla daha yatkındı. Prenses diye hitap etmesini bu seferlik duymamazlıktan geldim ve yerdeki bir papatyayı hafif bir kuvvet uygulayarak kopardım. Kont'a uzattım. "Söylesene şu Trius denen adam seni üzüyor mu?" Onun neşesine suratımı asarak karşılık vermem olmazdı. Sorunlarımı görmezlikten gelebilirdim, en azından kendisiyle geçirdiğim kısıtlı zamanlarım boyunca. "O çok iyi biri. Beni de seviyor. Ben de onu seviyorum; fakat sık sık ayrı kalıyoruz. Bu üzüyor biraz." Gittikçe kısılan sesimi toparladım ve kolunun altında dikleşerek ona baktım. İri gözleriyle buluştu gözlerim. "Söylesene,seni yalnız bırakmayan gizemli kadın kim? Bak evlenme durumunuz olursa ilk benimle tanıştıracağına söz ver. Seni kimin hakedeceğine karar verme hakkım olmalı değil mi ama?" Bir çiçek de kendim için aldım ve papatyanın yapraklarını seviyor sevmiyor yaparak kopardım. Yeni yıkanmış saçlarımın arasına yerleştirdi papatyayı. O anda aynı şeyi düşündüğümüzden emindim. Rengi değişmeyen saçlarımdan bahsederdi her zaman. Onunla sık sık zaman geçirdiğimiz zamanlarda, saçlarımı da o kadar sıklıkla yıkardım. Hani derler ya bu adamın elinde büyüdüm diye, Kont Dexter benim için o adam. "Emin ol, kalbimi verebilecek kadar güvendiğim bir kadın bulursam ilk seninle tanıştırırım. Ya da tanıştırmama bile gerek kalmaz, sen onu tanıyor olursun" Bir göz kırptı ve kayadan aşağıya inmeme yardım etti. Peşinde dolaşanan onlarca kadının ondan bu derece etkilenmesine şaşmamalı. Nazik, kibar, yakışıklı ve her zaman duymak istediklerinizi söyler. Yeniden yürümeye başladığımızda ben de onun duymak istediklerini söylemeye karar verdim. "Kont Dexter, siz hiç yaşlanmıyor musunuz? Neredeyse benim bile kırışıklıklarım çıktı." Dudaklarımın kenarlarına dokundum korkuyla. Yaşlanmaktan öyle çok korkuyordum ki.. Hele benden yaşça büyük birinden önce yaşlanırsam bu sonum bile olabilirdi. Tekrar yürümeye başladığımızda bir ağacın gövdesinde gördüğüm uğurböceğini elime aldım ve seyretmeye koyuldum. Uğurböceklerinin insanları ısırmaması büyük şans. Yoksa onlardan mahrum kalacaktık. Böcekle kısa süre oynadıktan sonra Kont'un eline uzandım ve böceğimi ona verdim. "Bu sizin evcil hayvanınız olsun mu? Size gerçek bir hediye alana kadar, bu benim size hediyem olur." Yoksa bu söylediğim çok mu saçmaydı? Eminim hâlâ küçük bir çocuk olduğumu düşünüyordur. Uğurböceğimi nazikçe alıp omzuna koydu. Bense kocaman gülümsedim. Yolumuza devam ederken ara sıra uğurböceğine, orada olup olmadığını kontrol etmek için bakıyordum. Soğuksa etkisini arttırmış, hafif titremeler yaşamama neden olmuştu. Aslında saraya geri dönüp şöminenin karşısında kitabımı okuyabilirdim; ama Kontla yürüyüşümüz o kadar çok hoşuma gidiyordu ki, bu ormandan ayrılmak hiç içimden gelmiyordu. Ona üşüdüğümü belli etmemeye çalışıyordum. Eğer farkederse beni eve götürmek ister çünkü. Aniden elini belime koyuşuyla irkildim. Hafifçe ona yaklaştım ve sıcak bedenini hissettim. Bana gülümseyen yüzüne baktım, aynı karşılığı verdim. Vücudumun yavaşça ısındığını hissettim. Hatta, birkaç dakika sonra uykumu bile getirebilirdi bu sıcaklık. Fakat Kont'un konuşması uykumu dağıttı. "Söylesene, hala şu şövalyeler seninle yakınlaşmaya çalışıyor mu? Rahatsız oluyorsan, bil ki burada ben varım." Sessizce güldüm. Etrafımdaki şovalyelerden hiçbir zaman hoşlanmamıştı Kont.Anlıyordum onu, babam da rahatsız olur ama kızı söz konusu olduğu için bir şey diyemezdi; bu konuda Kont daha şanslıydı. Her fırsatta beni rahatsız ettikleri takdirde vücutlarını kaç parçaya ayırmalarını isterse, o kadar parçalayacağını söylerdi, bense eğlenerek dinlerdim. Korunma içgüdüsü biraz ağır basıyor bu devirdeki prenseslerde. "Şovalyelersenin sayende artık yanıma bile yaklaşmıyorlar. Yanlarına biraz sohbet etmek için gittiğimdeyse daima seni soruyorlar. Eğer uzaklardaysan birazdaha rahat oluyorlar."Güldüm. Şovalyeleri severdim; ama sahipsiz görmemeleri hoşuma gidiyordu. Konuyu değiştirmek için bir şeyler ararken aklıma uğurböceği geldi. Aniden Kont'un omzuna döndüm. Oradaydı. Derin bir nefes aldım ve aklıma yeni gelen bir konuyla konuşmaya başladım. "Kontum, eğer bu uğurböceği sizin evcil hayvanınızsa bir ismi olmalı. Bir isim koysanıza." Sükunetle gülümsedi Kont. "Bir isim mi? Hiç düşünmemiştim... Bana bir iki saniye izin verir misiniz Güzel Prenses? Düşünmeliyim..." Onu düşünceleriyle yalnız bırakmak için ses çıkarmadan bekledim. O bir ağaç kütüğüne oturup bacak bacak üstüne attığında da ayakta durduğumuz yerde kalmış, sadece izliyordum. Düşünüyordu. Çenesiyle oynamasından anlamıştım. Önemsediği bir sorunu düşünürken her zaman bunu yapardı. Peki bir uğurböceğine isim koymak bu kadar ciddiye alınacak bir şey miydi? Bilmiyordum. Kont yapıyorsa bir bildiği vardır diyerek karşısında sessizce durup onu seyrettim. Bir aralık gözleri bana kaydı. Aynı anda esen rüzgar ürpermeme neden olmuştu. Düşünmeyecektim. Soğuk yok. Soğuk yok. Soğuk.. Sanki hiç sessizlik olmamış gibi tekrar konuşmaya başladı. "Doğduğun andan itibaren hayatımın hep merkezinde oldun Vera. Bana uğur getirdiğine inanıyorum.Bu küçük yaratık bana seni hatırlatmalı diye düşünüyorum ve adı da seninle ilintili olmalı. Küçükken sen doğduğunda isminin Mona olmasını istemiştim. Lakin, baban ve annen Vera'yı tercih etti. Uğurböceğimin adı Mona olmalı..." Yerinden yavaşça kalktı, yanıma geldi. Bana sıkıca sarıldığında ben de başımı omzuna koyarak sıcağı hissettim. Sıcaktı, ama rahatsız edici bir sıcaklık değildi bu. Tatlı, hoşa giden bir ısıydı. Bir süre hiç konuşmadan bana sarıldığında sarılma kisvesi altında beni ısıttığını anlamıştım. Tabi ya, duygulandığından olacak değil ya. Hasta olmamam için. Bunu farkedince daha bir sıkı sarıldım ona. Birkaç dakika sonra ise yüzünü görebilmek için geriye çekildim. "Kont Dexter, çok naziksiniz ve keşke babamlara müdahale etseydiniz. İsmimi sizin koymanızı çok isterdim." Gülümseyerekondan uzaklaştığımda elini tuttum. Böylece ısı alışverişi devam edecekti ve ben üşümeyecekti. Başımı yana yatırıp onun çok sevdiği gibi yamuk bir şekilde güldüm. Ardından böceğe bakarak endişeyle ekledim. "Sizce onu hayatta tutabilecek misiniz?" Sustum. Endişeleniyordum o böcek için.
En son Edgar de L'amour tarafından C.tesi 25 Haz. 2011, 18:06 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
|
| |
Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları C.tesi 25 Haz. 2011, 17:59 | |
|
- Yıldız seviyesi: *** (3)
- Yıldızınız çalışan olmak için uygun, isterseniz Esrar Dairesi Çalışanı olabilirsiniz.
|
|
| |
Edgar Rhodanthe Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Nerden : Amisos Mesaj Sayısı : 179 Kayıt Tarihi : 25/06/11
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları C.tesi 25 Haz. 2011, 18:08 | |
| Bu durumda, seherbaz olmak istiyorum. | |
|
| |
Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları C.tesi 25 Haz. 2011, 18:20 | |
| Pekala, rütbeniz veriliyor. |
|
| |
Euterpe Peri
Nerden : USA Mesaj Sayısı : 41 Kayıt Tarihi : 02/09/10
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları Paz 03 Tem. 2011, 07:25 | |
| Karakter Adı: Jacquliné E. Hudson Karakter Yaşı: 21 Hangi Mevki de olmak istiyorsunuz?: Uluslararası Sihirsel İşbirliği Dairesi Çalışanları Örnek RP: (karaktere uygun) *** | |
|
| |
Victoria Morgenstern Çember
Lakap : Vicky Nerden : Alacante Mesaj Sayısı : 844 Kayıt Tarihi : 13/07/10
Karakter Detayı Statü: Üye Uyarı: 0/0
| Konu: Geri: Sihir Bakanlığı Alımları Paz 03 Tem. 2011, 13:39 | |
| | |
|
| |
| Sihir Bakanlığı Alımları | |
|