V. Sınıflar İçin İlk Ders.

Dersin Adı: Vampir Sosyolojisi.
Dersin Profesörü: Alejandra Esmée Portelli
Dersin Tarihi –Başlama ve Bitiş Tarihi-: 15.10.2010 - 25.10.2010 (İlk beş günden sonra yazmayanlar geç kalmış sayılacaktır.)
Dersin Saati: İlk ders.
Dersin Konusu: Perdeleme.

İşlenişi: Esmée kaçırılışının ardından yeniden Gece Evi’ne dönmüştür. Hala olayın etkisinde kalmış olsa da her zaman ifadesiz duran yüz hatlarında hiçbir değişiklik yoktur. Her zamanki soğukluğuyla sınıfa girer. Öğrencilerin hepsi artık O’nu tanıdığından dolayı kendini tanıtma gereği duymaz ve hemen derse geçer. Dersin konusu perdelemedir. Konuyu kendisi anlatmayacaktır ancak şu şekilde özetler: “Perdelemenin belirli sınırları vardır. Bunlara örnek vermek gerekirse, Aşırı yorucu olabilir. Organik şeylerde işe yarar. Araba, bisiklet gibi şeyleri perdelemeye çalışmak gereksizdir. Ve gereksiz bir çabadır. Bütün yeteneklerimiz gibi perdelemenin de elbette bir bedeli vardır. Eğer aşırı süre perdelemeye kalkarsanız, kötü sonuçlar elde edersiniz. En hafif sonuçlarda, baş ağrısı, yorgunluk gibi şeylerdir.” Bunları söylerken sınıfın içinde dolaşır. Sözleri bittiğinde kürsüye geçer ve çaylaklarının anlatacaklarını tek tek dinler. Ders bittiğinde sınıftan hiçbir şey söylemeyerek ayrılır.

Dersin Ödevi: Sizden istediğim dersi anlatmanız. Benim sözlerimin dışında başka şeylerle anlatacaksınız. Konuşmamı rp’nize ekleyebilirsiniz ama önemli olan sizin ne yazdığınız. Hayal gücünüze sınır koymayacağım. Dilediğiniz gibi yazabilirsiniz. Başarılar!

Sınıfa aceleyle daldığımda ders başlamak üzereydi. Saçım başım karma karışık girdiğim sınıfa dikkat bile etmemiştim. Uykudan kalkmak her zaman büyük bir uğraştı benim için. elim kolum defterle dolu sırama oturdum. Biraz olsun kendime çekidüzen vermek için şöyle bir bakınırken Alejandra içeri girdi. Bu isimle hitap etme en çok bana garip geliyor olsa gerekti. Cam kenarındaki sıramda dersi dinlemek zor oluyordu. Hele gece bu kadar güzelken. Kendimi iç karışıklıklarıma kaptırmamak için pencereden ayırdım gözlerimi. Sessizce Alejandra'yı dinlemeye başladım, her ne kadar dikkatim dağınık olsa da.

“Perdelemenin belirli sınırları vardır. Bunlara örnek vermek gerekirse, Aşırı yorucu olabilir. Organik şeylerde işe yarar. Araba, bisiklet gibi şeyleri perdelemeye çalışmak gereksizdir. Ve gereksiz bir çabadır. Bütün yeteneklerimiz gibi perdelemenin de elbette bir bedeli vardır. Eğer aşırı süre perdelemeye kalkarsanız, kötü sonuçlar elde edersiniz. En hafif sonuçlarda, baş ağrısı, yorgunluk gibi şeylerdir.”

Yorgunluk ve baş ağrısını her zaman çekerdim. Çoğunlukla gün doğmadan yatmadığım için... Daha önce hiçbir şeyi perdelemeyi denememiştim. Bunun yerine hiçbir araç olmaksızın başka biryere gidebilirdim. Mesela şuanda geceye çıkıp kimse fark etmeden dönebilirdim. Tabii bir üç saniye ortadan kaybolurdum o ayrı.

Camın yansımasından turuncu saçlarıma baktım, hiç değilse şuanda düzgündüler. Ah, biliyorum saçlarıma öylesine takmış durumdayım ki... Her neyse... Daha önce bir derste hiç yapmadığım bir şey yaptım, söz aldım.

"Organik şeyler derken, mesela at, ayı ve benzeri hayvanlar, bitkiler yaşayan her canlı olabilir öyle mi?" diye sordum.

Alejandra öylesine göz alıcıydı ki bir an kendi kendime onun güzelliğini överken buldum kendimi.

"Evet, Alessandra" diye cevap verdi melodik bir şekilde. İsimlerimiz arasındaki benzerliği yeni fark etmiştim. Büyük ihtimalle aynı anlama geliyorlardı. Ama bu geceden sonra Aless olmayacaktı. Neyse, diye düşündüm buna önceden karar vermiştim. Bu kadar. Bu gece son bir kez Gece Evi'nden sıvışacak, sonra ise Nyx'in yanına gidecektim. Doğru yolu bulmuştum, tanrıçamı seçmek her ne kadar zor bir seçim olsa da...

Alejandra ders özeti için beni kaldırmıştı. Tabii hazırcevap ben kalkıp derste anladıklarımı anlatmaya başladım:

"Bu derste Perdelemeyi işledik. Perdeleme bir vampirirn veya çaylağın bir cismi kendiyle beraber geceye karıştırmasına ve görüntüsünü yok etmesne denir. Sadece organik şeylerde geçerlidir. At, eşek, kedi, köpek vb hayvanları ve bitkileri perdeleyebiliriz. Otomobil, bisiklet, kalem, silgi bu tür cisimler perdelenemez. Bunun yan etkileri vardır. En az yan etkisi yorgunluk ve baş ağrısıdır." diye özetledim.

Kendi iç karışıklıklarıma daldığımı bir kez daha fark edip dikkatimi toparladım. Gün doğarken olacaklar yalnız beni ilgilendiriyordu.

Ders zili çaldığında Alejandra'ya son kez birkaç şey söylemek istedim. Ne de olsa son ödevimi verecek, sonraki derslere giremeyecektim, dolaylı nedenlerden dolayı.

"Uğurlar olsun Alejandra!" dedim çıkarken gülümseyerek. Onun gülümsemesi benimkinin tersine sevinçli ve ışıltılıydı.

"Uğurlar olsun Alessandra!"

Bir daha bu kelimeleri duyamayacak olmam hüzünlü bir olaydı.

Öncelikle derse ilk katılan kişi olduğunuz için teşekkürler. Rp'yi okurken açıkçası fazla oldu bittiye gelmiş gibi geldi nedense. Size'ın 12 olmasından pek yana değilimdir. Göz yorduğunu düşünürüm. Bunun dışında gayet iyi bir rp'ydi. Sözlüne gelince. Pek kendi cümlelerinin olmaması beni hayal kırıklığına uğrattı. Benim söylediklerimi özetlemişsin, kendi cümlelerini pek kullanmamışsın. Bu yüzden puanın 27.
Profesörünüz;
A. Esmée Portelli

Portelli’nin okula döner dönmez derslere başlaması gerçekten de sinirlerini bozmuştu aslında. Kadının kendisine inat olduğunu bile düşünmüştü ama Portelli’nin ne kadar umursamaz olduğunu biliyordu. Bir çaylak için inadına derse başlamak ona göre değildi herhalde. Séptember her ne kadar O’ndan nefret etse de biliyordu ne kadar otoriter biri olduğunu. Asla ilkelerinden taviz vermeyişi etkiliyordu genç çaylağı ister istemez. Toplantının yorgunluğu hala üzerindeyken sessizce sınıfa doğru ilerliyordu. Kafasında Yeni Rahibe’yle bir an önce tanışmak vardı. Bu konuda bir sıkıntısı yoktu nedense, ama başka bir şeyden dolayı sıkılıyordu. Bunu dersten sonra düşünmeliydi, Portelli’yi ilk günden kızdırmak istemiyordu. Sınıfın en arkasındaki yerini aldı ve Portelli’yi beklemeye başladı. O’na selam verenlere karşılık vermiyordu, kimse umurunda değildi. Sarışın vampir sınıfa girdiğinde gönülsüzce ayağa kalktı. Kadının yüzü sararmış gibiydi hafiften. E, Kalona tarafından kaçırılmıştı, şoku hala atlatamamış olmalıydı. Kısa bir süre çaylakları süzdükten sonra direk derse başladı. Konu tahtada yazıyordu. Perdeleme. “Perdelemenin belirli sınırları vardır. Bunlara örnek vermek gerekirse, Aşırı yorucu olabilir. Organik şeylerde işe yarar. Araba, bisiklet gibi şeyleri perdelemeye çalışmak gereksizdir. Ve gereksiz bir çabadır. Bütün yeteneklerimiz gibi perdelemenin de elbette bir bedeli vardır. Eğer aşırı süre perdelemeye kalkarsanız, kötü sonuçlar elde edersiniz. En hafif sonuçlarda, baş ağrısı, yorgunluk gibi şeylerdir.” Sözlerini bitirdikten sonra yanındaki sıradan geçerek kürsüsüne ilerledi. Yüzünde ciddi bir ifade, sesinde sınıfa hakim bir şekilde konuşmaya başladı. “Şimdi sıra sizde çaylaklarım. Perdelemeyi kendi cümlelerinizle anlatmanızı istiyorum. Bugün ödev vermeyeceğim. Anlattıklarınızdan not alacaksınız.” Ne kadar da harika (!) bir durumdu. Acaba hangisi daha kötüydü; sözlü olmak mı, yoksa Portelli’nin ağzından çaylaklarım kelimesini mi duymaktı? Aslında ikisi de birbirinden beterdi. Kadına inat iyi bir not almak istiyordu. Sol elini havaya kaldırdı ve önce selam verdikten sonra konuşmaya başladı. “Perdeleme, organik bir nesneyi kişinin kendisiyle geceye karıştırmasıdır. Oldukça yorucu bir işlem olmasına rağmen başarabilenler için gerçekten de büyük avantaj sağlar. Aslında bir nevi geceyi bir silah olarak kullanırız. Kendimizin O’na bürüdüğümüzü hissederiz.” Portelli’nin yüzündeki tatmin edici gülümseme içini rahatlatmıştı kızın. Ders bittiğinde kadın hiçbir şey demeden hızla ayrıldı sınıftan. Ah Tanrıça’m, bu kadının derdini bir türlü anlayamıyorum…

Beni en iyi tanıdığını düşünen çaylak. Rpg hoş ve akıcıydı. Beni betimleyişin, kendi düşüncelerin açık ve netti. Sözlüde kendi düşüncelerini ortaya koymuşsun. Normalde 35'lik bir ödev ama her zamanki benliğimi yaparak Puanın: 32.
Profesörünüz:
A. Esmée Portelli

Lady yatağından isteksizce kalkmış ve giyinmeye başlamıştı. Havanın soğuk oluşu canını sıksada bugün kadar kötü olmayacağı kesindi. Bugün Lady'ye hatta bir çok çaylağa göre sıkıcı bir gündü çünkü bugün "Vampir Sosyolojisi" dersi vardı. Ve elbette ki dersin profesörü Alejandra Esmée Portelli idi. Nyx Aşkına! Bu kadının soğuk tavırları beni öldürüyor diye düşündü Lady. Geceevine ilk geldiği günden beri sevmemişti Bayan Portelli'yi. Onun soğuk tavırları canını sıksada onun duru güzelliği karşısında etkilenmediği söylense yalan olurdu. Bütün profesörleri sevmesine rağmen nedense Bayan Portelli'ye bir türlü ısınamamıştı. Ama elden ne gelirdi ki ders zorunluydu ve o da girmek zorundaydı.
Siyah kazağını ve siyah mini eteğini giyip Vampir Sosyolojisine doğru yürümeye başladı Lady. Çoğu çaylağın yüzü asıktı ve kimse kimseye selam vermiyordu. Ah ne kadar normal! diye düşündü. Ve derslikten içeri girdi. Cam kenarında oturan Alessandra'ya selam verip yerine geçti. Çok geçmeden Bayan Portelli'de içeri girmişti. Ve hemen söze başlamıştı. Konu perdelemeydi.
“Perdelemenin belirli sınırları vardır. Bunlara örnek vermek gerekirse, Aşırı yorucu olabilir. Organik şeylerde işe yarar. Araba, bisiklet gibi şeyleri perdelemeye çalışmak gereksizdir. Ve gereksiz bir çabadır. Bütün yeteneklerimiz gibi perdelemenin de elbette bir bedeli vardır. Eğer aşırı süre perdelemeye kalkarsanız, kötü sonuçlar elde edersiniz. En hafif sonuçlarda, baş ağrısı, yorgunluk gibi şeylerdir.” diyip sözü çaylaklara bırakmıştı. Lady çalışmadığı için bir an tedirgin olsada konuyu azıcıkta olsa bildiği için sükretmişti. İlk konuşmayı Alessandra yapmıştı ve hemen ardından Séptember sözü almıştı. Bayan Portelli ile anlaşmazlıkları herkes tarafından anlaşılıyordu. Lady nedenini bilmesede bu duruma şaşırmamıştı çünkü Séptember zaten kimseyle anlaşamazdı. Lady'nin bile ilk günden sinirlerini hoplatmıştı.
Lady derin bir nefes alıp, söze başladı.
"Perdelemenin sadece organik nesnelerde gerçekleştiğini hepimiz biliyoruz. Ancak organik olmayan bir nesneyi perdelemek zorunda kalırsak, yani bu gerçekten gerekliyse bunun sonucu ne derece kötü olabilir?"
Bayan Portelli Lady'nin bu sorusu karşısında derin bir nefes almış ve söze başlamıştı.
"Çaylaklarım, organik olmayan bir nesneyi perdeleyemezsiniz. Bu mümkün değildir. Ve organik olan bir nesneyi de uzun süre perdelerseniz bunun sonucu çok kötü olur en kötü sonuç ise Ölüm olur"
Bayan Portelli'nin bu sözleri sınıfta soğuk havanın esmesine neden olmuştu. Açıkçası Lady'de bu açıklamadan hoşlanmamıştı. Ölüm... Onu hep üzen ve etkisi büyük olan bur şeydi, öyleki onun özel yeteneğide ölümle ilgiliydi. Daha fazla düşünmek istemiyordu. Zaten derste bitmişti. Bayan Portelli ise ders bitiminde tek kelime etmeden dışarı fırlamıştı. Ah! Daha soğuk biri var mıdır acaba, bu dünyada!

Öncelikle rp'nin boyutlarını 10 yapman hoşuma gitti. Uzunluğu yeterliydi ve akıcıydı. Beni gayet iyi tanıtmışsın ve sorduğun soru gayet akılcı ve mantıklı. Sorgulayan öğrencileri, belli etmesem de, her zaman sevmişimdir. Bu yüzden Puanınız 33.
Profesörünüz;
A. Esmée Portelli

» V. ve VI. Sınıflar, ilk ders.
» Ders icin basvuru
» Ders için başvuruda bulunun
» İlk ders ( bu ders toplu olarak yapılmaktadır. Bütün çaylaklar girmek zorundadır)
» İlk ders-müziğe giriş-(bu ders toplu olarak yapılmaktadır. bütün çaylakların girmesi zorunludur)