İlk ders ( bu ders toplu olarak yapılmaktadır. Bütün çaylaklar girmek zorundadır)

Puan sistemini sabitte açıkladım. puan açıklamaları okumadan rp yazmayın. Her ders için notlarınız 50 üzerinden olacak.

Geçer Notlar

Olağan Üstü (O) : 45-50 arası
Beklenenin Üstünde (B):35-44 arası
Uygun (U) : 25-34 arası

Zayıf Notlar:

Zayıf (Z) : 15-24 arası
Felaket (F) : 0 - 14 arası

*Ders offline işlenecektir. Konuyu eğlenceli yapmak için elimden geleni yapacağım merak etmeyin.

*Dersler Offline işleneceği için herkes bir RP bırakabilir. (Ofline derslerde rpler Genel olarak derse başlar, ilerletir ve bitirip çıkılır. Şeklinde yazılır)

*RPlerinizde benim konuşmalarıma ya da bahsettiğim hareketlerime yer veriebilirsiniz ama asla bunu abartmayın. Ayıca hepsini kullanmak zorunda değilsiniz. Hayal gücünüzü görmek istiyorum

*RPleriniz uzun olmalı çünkü offline ders işleyeceğiz. Renklendirme güzel olmalı ki şık dursun.

*Ödevler ise kopyalanmayacak, kendi yorumlarınız katılarak hazırlanacaktır. Uzunluk önemlidir ama hayal gücü çok daha önemlidir.

*Ödevleri rpnizin sonunda sınıftan ayrılırken masama bıraktığınızı belirtiniz fakat ödevleriı en altta spoiler içine alınız. Spoiller yapmak için

Kod:

[spoiller]Buraya ödevinizi yazacaksınız[/spoiller]

Notlarınız Duyurularda her ders için toplu olarak verilecek. Profillerinizde yazması için dersin bitmesini beklemelisiniz.

Fiziksel Betimleme: Saçları uzun ve koyu renktir. Gözleri Ela rengindedir Fakat ışıkta yeşil gibi görünür. Teni buğday rengidir. Klasik vampirlere hiç benzemesede her vampir gibi güzeldir. Ancak güzelliği açısından bir çok vampirden daha üstündür.

Dövmesinde yer alan Yıldıızlar daha önce kimsede görülmeyen bir şekilde dizilmiştir. Gözyüzündeki Büyük ayı yıldız takımının kopyası gibidir. İçi dolu hilalinin hemen iki yanında yer alan şimşek işareti ise gizemli bir hava vermektedir. Kendine has bir stili olduğundan görkemli ve güçlü görünür. Seksi bir kadın olduğunuda herkes farkeder. Bazılarınız bunları fark edecektir ancak bir kaç çaylak bu şaşkınlığı gizleyemeyecek.


Karakter: Yeni yüksek rahibe sert ama sıcaktır. Çaylakları çok iyi gözlemler. Bir çoğunun ne düşündüğünübilir. Ona yalan söylemek pek akıllıca değildir. Çünkü yalan ve ihaneti affetmez. Tanrıçasına bağlıdır bu yüzden ona bağlı olmayan çaylakları bilir. Onlara daha kararlı ve sert yaklaşabilir. Kendini beğenmiş değildir ama derslerinde otoriterdir.

Not: Kurguda yer alan tanrıça ışığı ve gece yürüyenler örgütleri gizlidir. bu yüzden rplerde başkasının bulunduğu örgütle ilgili birşey yazmayın. Ancak kendi bulunduğunuz örgütle ilgili kendi kendinize düşünce şeklinde yazabilirsiniz. Derslerde bana hitap etmeniz gerektiğinde Profesör Wayland yada Rahibem şeklinde yazın.


Kurgu Ders:

Elizabeth saldırıdan sonra kendini yorgun ve bitkin hissediyordu. Olanların şokunu üzerinden atmaya çalıştı. Gece eviine geldiğinden beri ilk kez derse girecekti. Sene ortasında olunmasına rağmen çaylakarın uyum sağlayacağını düşündü. Kar pencerelerde buzdan sarkıtlar oluşmasına neden olmuştu. Soğuk vampirleri fazla etkilemesede Çaylakların çoğu kalın giyinmişti. Çaylaklar tam vampir olmadığından üşümemeleri için kaloriferlerin aralıksız çalışmasını isteyen Elizabeth merdivenlerden hızla çıkıyordu. Kolidorlardaki deterjan kokusu o gelmeden bir çok şeyin temizlendiğini vurguluyordu. Yalakalık olarak algılamamaya çalıştı. Çünkü yalakalıktan nefret ederdi.

Üzerine gece evisi bir elbise giymişti. Bedenin bütün hatlarını saran elbisenin yakasında v biçiminde bir dekolte vardı. Kalçalarından aşağıya doğru hafif bollaşan bir eteği vardı. Boyu dizlerinden biraz yukarıdaydı. Ama en dikkat çekici özelliği yakasındaki Profesör armasıydı.

Elizabeth sınıfa girdiğinden çaylaklar birden sustu. Herkesin üzerindeki tedirginliği hissederek onalara gülümsedi.

"Uğurlar olsun Çaylaklarım" Diyerek sınıfnı selamladı. Çayların hepsi tek bir ağızdan "Uğurlar Olsun" diyerek karşılık verdi. Elizabeth masasına geçtiğinde bütün gözler ona bakıyordu. Hayranlıkla bakan çaylakların yanısıra ona öfke ile bakanlarında olduğunu fark etti. Kaloa'nın topraktan çıkışından sonra çaylaklarda ikiye bölünmüştü. Aralarındaki kutuplaşma bazen tartışmalara yol açıyordu. Ancak derste bu tartışmaların olmasına asla izin verilmiyordu.

Elizabeth dikkatle herkesi süzdükten sonra güçlü ve otoriter bir ses ile konuşmaya başladı.

"Bildiğiniz gibi ben yeni Yüksek Rahibeniz Elizabeth Rose Wayland. Aynı zamanda edebiyat porfesörü olduğumdan bundan sonra derslerinize ben gireceğim.." Elizabeth masasından kalkarak tahtanın önünde geldi. İlk sırada oturan çaylağın kitabını aldı. Kitaba biraz baktıktan sonra gülümseyerek çaylağa geri verdi.

"Bu dersimizde öncelikle sizin edebiyat bilginizi ölçmek istiyorum. Gördüğüm kadarıyla fazlasıyla kalıplaşmış bir kitap okuyorsunuz. Ben derslerimde daha farklı bir stil işlerim zamala bunu anlayacaksınız." Sesi sınıfta yankılanıyordu. Sınıfın en arkasında yer olan dolaplara gitti. Bütün çaylaklar şaşkınlıkla profesörü izliyordu. Bir süre raflara bakan Elizabeth aradığını bulmuştu. Elinde eski bir kitapların olduğu bir kutuyla masasına döndü.

"Bundan sonra benim dersimde bu kitapları kullacaksınız. Edebiyatı anlamak ve öğrenmek istiyorsanız kısaltılmamış yada sadeleştirilmemiş metinler üzerinde çalışmalısınız." Elizabeth kitapları çaylaklara dağıttı. Eski sitem kitaplarının bazılarının sayfaları yırtılmak üzereydi.

"Her kitap sizin sorumluluğunuz. Yıl sonunda onları sizden alacağım.. Her yeni kitap kullanmak istiyorsanız o zaman kitabın fotokopisini çektirip, ondan çalışırsınız. Tercih sizin. Şimdi geçelim dersimize.. Öğrendiğim kadarıyla en son klasik edebi metinleri öğreniyormuşsunuz." Elizabeth kendine ayırdığı kitabı kenara bırakarak sıraların arasında dolaşmaya başladı.

Her çaylağa bakıyor ancak hiçbiriyle doğrudan göz teması kurmuyordu.

"Klasik edebi metinler dediğimizde kendimizi orta çağda bulmalıyız. biliyorum bu biraz sor bende okadar yaşlı bir vampir değilim bu yüzden sadece kitapları okuyarak zamnı algılamaya çalışacağız." Diyerek espiri yaptı. Bazı çaylakların rahatladıklarını gözlemledi.Sesini klasik bir profesörün sesinden uzak tutarak daha çok arkadaşça bir tona indirdi.

"Rönesans dönemine kadar olan bu süreçte yazılan bir çok edebi eser Klasik edebiyat denildiğinde aklıma ilk gelen isim William Shakespeare'dir..Şimdi bu yazarı hakkında daha fazla şey öğrenme zamanı, kitaplarınızdaki 212. sayfayı açın." Çaylaklar kitaplarını açarken elizabeth sıraların arasında dolaşmaya devam ediyordu. Saçlarını arkaya atarak konuşmaya devam etti.

"Kitabınızda onun eserlerinden bir kaç seçme var. Şimdi kitabınızdaki bölümü okuyun. Ardından kendinize bir Shakespeare eseri seçmenizi istiyorum. Seçtiğinizi eserle ilgili takıldığınız birşey olursa bana sormaktan çekinmeyin. Zaten kitapta yer alan 4 eser var.."Çaylaklar kitaplarına gömüldüklerinde Elizabeth'de kitapta yer alan 212. sayfayı okumaya başladı.

212. sayfayı okumak için

Spoiler:

Bazıları eserler hakkında sorular sordu, bazıları ise aralıksız okumayı sürdürdü. Dersin sonralarına doğru;

"Evet şimdi sizlerin edebi derecenizi anlamak adına hangi eseri seçtiyseniz onunla ilgili bir ödev hazırlamınızı istiyorum."dedi.

Ödev:

Spoiler:

Ders sonu geldiğinde Ona verilen ödevleri dosyasına koydu.Ayağa kalkıp çaylaklarına döndü.

" Her eser bir hayattır çaylaklarım. Sizlerden kendi eserlerinizi yazıyorsunuz. Yaptığınız her şey bir sonraki sahneyi oluşturuyor. Önemli olan neyi nasıl yaptığınız değildir. Önemli olan oyunun sonunda eserinizden memnun olmanızdır. Sizlerde bunu düşünün hata yapabilirsiniz ancak sonunda yaptıklarınızdan pişman olmadığınızda başarılısınızdır. Hatalarınızdan ders almayı ve neyin doğru neyin yanlış olduğunu tekrar düşünün. Bir dahaki dersimize kadar Kutsanmaya" dedi. Çayların hepsi "Kutsanmaya" diye bağırdı. Elizabeth elindeki ödevlerle sınıftan çıkarak odasına yöneldi.Ders bitti.

* Biliyorum uzun oldu biraz ama ofline dersler içinde en zoru edebiyat dersidir. Elimden geleni yaptık baya uğraştım umarım seversiniz.


Ders süresi 5 gündür. 5. gün sonunda başlık kitlenecek ve rp yazmayan çaylaklar derse girmemmiş sayılacaktır. 3. Günden sonra girenlerde geç kalmış sayılacaktır.

Kafası tamamen bulanmıştı. Hiçbir şey düşünemiyordu şu anda. Sanki biri başını yerinden sökmüştü. Evet tam olarak kafası kopmuş biri gibi hissediyordu. Dönemin ilk dersi Edebiyat dersiydi. Yeni eğitmeninin, Yüksek Rahibe’nin dersi. Bugünün de bir an önce bitmesini istiyordu. İkinci kata çıkması neredeyse eş dakikasını almıştı. Adeta sürünüyordu. Atlas’ın neler çektiğini şimdi anlıyorum. Diye geçirdi içinden ve Edebiyat Sınıfı’na doğru yürümeye başladı. Omuzlarında tonlarca yük varmış gibi geliyordu. Elinde tuttuğu kitaplar O’na hiç bu kadar ağır gelmemişti. Sınıfa girerken kendini ilk defa ilk sıraya attı. Kelimenin tam anlamıyla atmıştı kendini. Başını sıraya koydu ve gelen çaylaklara bakmaya başladı. Ortak derslerden nefret ediyordu. Bugün yanında kimseyi istemiyordu. Genelde yanında kimse oturmazdı zaten. Tam gözlerini kapamışken kapının çarptığını duydu. Başını sıradan kaldırdı ve ağaya kalktı diğer çaylaklar gibi. Profesör Wayland sınıfa gelmişti. Üzerindeki elbise güzel hatlarını ortaya çıkarıyordu. Zaten büyüleyici olan kadın çok daha büyüleyici görünüyordu. “Uğurlar olsun Çaylaklarım.” Sınıfa seslenişi, hakimiyeti mükemmeldi. Çaylaklar hep bir ağızdan “Uğurlar olsun.” Diyerek karşılık verdiler. Aurelia yerine otururken gözünü bir an olsun Rahibe’den ayırmıyordu. Her ne kadar dağılmış olsa da dersi iyi takip edecekti. En azından öyle umuyordu. Rahibe önce kendini tanıttı –herkesin onu tanımasına rağmen- sonra artık Edebiyat dersine kendisinin gireceğini belirtti. Yeniden. Rahibe masasından kalkarak Lia’nın önüne gelmişti. Kitabını aldı ve biraz baktıktan sonra masaya koydu. Lia otomatik olarak kitabı kendine doğru çevirdi ve tekrar Rahibe’ye döndü. "Bu dersimizde öncelikle sizin edebiyat bilginizi ölçmek istiyorum. Gördüğüm kadarıyla fazlasıyla kalıplaşmış bir kitap okuyorsunuz. Ben derslerimde daha farklı bir stil işlerim zamana bunu anlayacaksınız." Sesi yüzde yüz sınıfa hakimdi. Sınıfın en arkasına doğru yürümeye başlamıştı. Lia ne yaptığını tam olarak göremiyordu. Arkasını dönmüş olsa da en önde olduğundan dolayı göremiyordu. Rahibe tekrar tahtaya doğru döndüğünde elinde eski bir kutu vardı. Masasına doğru ilerledi ve kutuyu masaya koyup içinden kitaplar çıkarmaya başladı. Bundan sonra şimdi dağıttığı kitaplarla ders işleyeceklerini, senenin sonunda kitapları aynen istediğini, kitaplarla çalışmak isterlerse fotokopi çekebileceklerini söyledi. Kitapları herkese dağıttıktan sonra tekrar konuşmaya başladı."Klasik edebi metinler dediğimizde kendimizi orta çağda bulmalıyız. biliyorum bu biraz sor bende okadar yaşlı bir vampir değilim bu yüzden sadece kitapları okuyarak zamanı algılamaya çalışacağız." Rahibenin gülüyor olması Lia’yı rahatlatmıştı. Portelil gibi soğuk olmaması özellikle rahatlatmıştı onu. Rahibe konuşmasına deva etti. "Rönesans dönemine kadar olan bu süreçte yazılan bir çok edebi eser Klasik edebiyat denildiğinde aklıma ilk gelen isim William Shakespeare'dir..Şimdi bu yazarı hakkında daha fazla şey öğrenme zamanı, kitaplarınızdaki 212. sayfayı açın." Lia dikkatli ama hızlı bir şekilde kitabın sayfalarını çevirerek 212. sayfayı açtı. Sesinin arkadaşça olması daha da rahatlamasına sebep olmuştu. Kadın resmen büyülüyordu. Rahibe olmasının verdiği bir asalet vardı. Sıraların arasında yürürken konuşmaya devam ediyordu. “Kitabınızda onun eserlerinden bir kaç seçme var. Şimdi kitabınızdaki bölümü okuyun. Ardından kendinize bir Shakespeare eseri seçmenizi istiyorum. Seçtiğinizi eserle ilgili takıldığınız birşey olursa bana sormaktan çekinmeyin. Zaten kitapta yer alan 4 eser var.” Lia hızlı bir şekilde okumaya başlamıştı. William Sheakspeare’e bayılıyordu nedense. Yazdığı her oyun her türlü büyülüyordu. Birkaç çaylak Rahibe’ye sorular sordu, Profesör Wayland de soruları gayet güzel bir şekilde cevapladı. Lia soruları ve cevapları pek dinlememişti ama sesindeki sıcaklığı hissedebiliyordu. Okumayı tam bitirdiğinde Profesör yeniden konuşmaya başlamıştı."Evet şimdi sizlerin edebi derecenizi anlamak adına hangi eseri seçtiyseniz onunla ilgili bir ödev hazırlamanızı istiyorum." Tahtaya birkaç soru yazmıştı. El yazısı mükemmeldi. Edebiyatçıydı, bu çok normaldi. Lia ödevini bir çırpıda yazmıştı. İlk ders kesinlikle muhteşemdi Lia için. Ödev kağıdını Rahibe’nin masasına koydu ve gülümseyerek yerine geçti tekrar. Ders bittiğinde çaylaklar hep bir ağızdan “kutsanmaya.” Diye bağırdılar. Rahibe’nin ardından Lia da eşyalarını hızlıca topladı ve sınıftan çıktı…

Spoiler:

İlk Derse katıldığınız için tebrikler.Ders ve ödeve göre puanınız
Rp uzunluğuna ve çeşililiği: 13 puan
Ders girmeye : 10 puan
Ödevlere : 15 puan
----------------------------

Toplam: 38 puan. Notunuzun karşılı Beklenenin Üstünde (B)

Tebrikler ilk dersten çok yüksek bir not aldınız. birdahaki derse kendinizi daha iyi vereceğinizi umuyorum.

İyi dersler dilerim. Profesör Wayland

Lucas geçen gün olan olaydan sonra iyice dağılmıştı. Alaycı Kuzgun ona saldırdığında ölecekti ; ama o anda birilerinin orada olması onun hayatının kurtulmasını sağlamıştı. Lydia sayesinde ... 4. Sınıflardan biri ... Lucas'a kan vermişti güçlenmesi için. Çok kan kaybeden Lucas'ın başka vereceği cevabı olmadığı için Lydia'nın kanını kabullenip içince damgalanmışlardı. Damgalanma iki tarafın birbirinin kanını içmesiyle oluyordu ama zaten önceden Lydia'ya kan vermişti. Bu damgalanma işinden ikiside hoşlanmasada kabullenmeleri gerekiyordu. Ne kadar istemeselerde ... Bugün Edebiyat dersi vardı. Girmek istemesede zorundaydı. Üstelik Gece Evi'ne yeni gelen Yüksek Rahibe'nindi bu ders. Tam olarak tanımadığı için yeni yüksek rahibe'yi bu derse girmeliydi. Hava soğuktu. Vampirler için soğuk bir şey olmasada çaylaklardan alışmayanlar olabilirdi. Bu yüzden kaleriferler aralıksız çalışıyorlardı. Lucas bugün soğuğu hissettiği için kalın giyinmişti. Yavaş ve sakince Edebiyat sınıfına doğru ilerliyordu. Yeni Yüksek Rahibe ona garip gelmişti. Eğitmenide oydu. Ama daha konuşma fırsatları olmamıştı . Sınıfa geldiğinde içeride bir grup çaylak konuşuyorlardı. Onlara muhattap olmasada Lucas içeri girdiğinde çaylaklar Lucas'a bakmışlardı. Lucas onlara aldırmadan yerine yani en arka sıralara geçti ve dersin başlamasını beklemeye başladı... Zamanla sınıf dolmaya başladı. Herkes konuşuyordu. Lucas hariç içine kapanmış ve öylece uykulu bakınıyordu. Aniden herkes sustu. O sırada Yüksek Rahibe'nin içeri girdiğini fark etti. Hemen ayağa kalktı ve sınıfla beraber Yüksek Rahibe'nin "Uğurlar olsun Çaylaklarım" diye selam vermesinin ardından "Uğurlar Olsun" diyerek cevap verdiler. Ardından oturup Yüksek Rahibe'yi izlemeye başlamıştı Lucas. Etrafına baktığında hepsinin Yüksek Rahibe'ye baktığını fark etti. Yüksek Rahibe üzerine gece evine uygun bir elbise giymişti. Bütün bedenini saran elbisesinin yakasında V şeklinde bir dekolte vardı. Eteği kalçalarının arından boşalıyordu. Eteğinin noyu Rahibenin dizlerinin biraz üstündeydi. Fakat en fazla göze çarpan şeyiyse Rahibe'nin yakasındaki Profesör armasıydı...Yüksek Rahibe masasına geçti ve biraz bekledikten sonra güçlü ve otoriter bir sesle konuşmaya başladı. "Bildiğiniz gibi ben yeni Yüksek Rahibeniz Elizabeth Rose Wayland. Aynı zamanda edebiyat porfesörü olduğumdan bundan sonra derslerinize ben gireceğim.." dedi ve hemen ardından masasından kalkıp tahtanın önüne geçti. Ardından ilk sırada oturan çaylakların birinin kitabını alıp biraz inceledikten sonra çaylağa gülümseyerek kitabını verdi. "Bu dersimizde öncelikle sizin edebiyat bilginizi ölçmek istiyorum. Gördüğüm kadarıyla fazlasıyla kalıplaşmış bir kitap okuyorsunuz. Ben derslerimde daha farklı bir stil işlerim zamala bunu anlayacaksınız." Rahibe'nin sesi sınıfta yankılanıp duruyordu. Rahibe yavaşça arka taraftaki dolaplara gitti. Bütün çaylakların gözleri Rahibe'yle hareket ediyordu. Rahibe raflara baktıktan sonra raflardaki kutulardan birini alıp masasına döndü. Ardından konuşmaya başladı. "Bundan sonra benim dersimde bu kitapları kullacaksınız. Edebiyatı anlamak ve öğrenmek istiyorsanız kısaltılmamış yada sadeleştirilmemiş metinler üzerinde çalışmalısınız." Rahibe çaylaklara kitapları dağıtmaya başlamıştı. Lucas kitaba göz gezdirdiğinde kitaplarının bir çok sayfasının yırtılmak üzere olduğunu farketti. Bu kitaplar nasıl dayanırdı ki ? Derken cevabı Rahibe vermişti. ''Her kitap sizin sorumluluğunuz. Yıl sonunda onları sizden alacağım.. Her yeni kitap kullanmak istiyorsanız o zaman kitabın fotokopisini çektirip, ondan çalışırsınız. Tercih sizin. Şimdi geçelim dersimize.. Öğrendiğim kadarıyla en son klasik edebi metinleri öğreniyormuşsunuz." Rahibe'ye kalan kitapla Rahibe yeniden çaylakların arasında gezmeye başladı. "Klasik edebi metinler dediğimizde kendimizi orta çağda bulmalıyız. biliyorum bu biraz sor bende okadar yaşlı bir vampir değilim bu yüzden sadece kitapları okuyarak zamnı algılamaya çalışacağız." dedi ve bir espri yaptı. Rahibe'nin sesi arkadaşça çıkmıştı. Bu sene pek yorulmayacaklar gibi görünüyordu. "Rönesans dönemine kadar olan bu süreçte yazılan bir çok edebi eser Şimdiki edebiyat dünyamızın temelidir. Klasik edebiyat denildiğinde aklıma ilk gelen isim William Shakespeare'dir..Şimdi bu yazarı hakkında daha fazla şey öğrenme zamanı, kitaplarınızdaki 212. sayfayı açın." dediğinde Lucas elindeki kitabın sayfalarını hızlıca çevirdi ve 212. sayfayı açtı. "Kitabınızda onun eserlerinden bir kaç seçme var. Şimdi kitabınızdaki bölümü okuyun. Ardından kendinize bir Shakespeare eseri seçmenizi istiyorum. Seçtiğinizi eserle ilgili takıldığınız birşey olursa bana sormaktan çekinmeyin. Zaten kitapta yer alan 4 eser var. dikkatle okuyun ve anlamaya çalışın." Lucas şöylece bir göz gezdirdikten sonra okumaya başladı sayfayı. Lucas okumaya bitirdiğinde gerçekten etkilenmişti . "Evet şimdi sizlerin edebi derecenizi anlamak adına hangi eseri seçtiyseniz onunla ilgili bir ödev hazırlamınızı istiyorum." dedi Rahibe. Lucas ödevini hazırlamaya başladı. Ders sonuna doğru tüm çaylaklar ödevini vermişti. Lucas'ınkinin etkileyici olduğunu düşünüyordu Lucas. " Her eser bir hayattır çaylaklarım. Sizlerden kendi eserlerinizi yazıyorsunuz. Yaptığınız her şey bir sonraki sahneyi oluşturuyor. Önemli olan neyi nasıl yaptığınız değildir. Önemli olan oyunun sonunda eserinizden memnun olmanızdır. Sizlerde bunu düşünün hata yapabilirsiniz ancak sonunda yaptıklarınızdan pişman olmadığınızda başarılısınızdır. Hatalarınızdan ders almayı ve neyin doğru neyin yanlış olduğunu tekrar düşünün. Bir dahaki dersimize kadar Kutsanmaya" dedi Rahibe. Çayların hepsi "Kutsanmaya" diye bağırdı. Lucas hariç. Sessizce söylesede duyulduğunu biliyordu. Yüksek Rahibe ödevleri alıp sınıftan çıktı. Ders bitmişti. Buna sevinmişti Lucas. Ama ona çabucak bitmiş gibi gelmişti...

Ödev:

Spoiler:

İlk Derse katıldığınız için tebrikler.

Ders ve ödeve göre puanınız

Rp uzunluğuna ve çeşililiği: 11 puan
Ders girmeye : 10 puan
Ödevlere : 16 puan
----------------------------

Toplam: 37 puan. Notunuzun karşılı Beklenenin Üstünde (B)

Tebrikler ilk dersten çok yüksek bir not aldınız. Ancak ders katılımınızın daha çok olmasını temeni ediyorum çaylağım. Siz benim özel çaylaklarımdansınız Bir dahaki derse kendinizi daha iyi vereceğinizi umuyorum.

İyi dersler dilerim. Profesör Wayland

Lydia'nın sinirleri iyice yıpranmıştı.Bütün kötü olaylar üst üste geliyordu.Damgalanma olayı baş sıkıntısıydı.Kaç gündür bunu araştırmaktan gözlerinin altı mosmor olmuştu.Hiç bir yakın arkadaşına olanları anlatmayı istememişti.İkizine bile.Şu sıralar en çok istediği şey buradan uzaklaşıp ailesinin yanına Manhattan'a gitmekti.Ama şuanda onu yapması imkansızdı.Zaten yanında yetişkin bir vampir olmadan çok yaşayamazdı.Bunlar yetmezmiş gibi birde dersler başlıyordu.İlk ders edebiyattı ve karmaydı.Her sınıftan öğrenci olacaktı.Lucas'la karşılaşmaları olasıydı.Lydia sınıfa ilk girenlerdendi.Gece evindeki kaloriferler sürekli yandığı için içerisi sıcakcıktı.Sınıfta köşedeki en arka sıraya oturmuştu.Buradan sınıfı ve yeni rahibeyi daha iyi izleyebilecekti.Yeni yüksek rahibe güzel ve bir o kadar güçlü görünüyordu.Gözlerinde tanrıçanın ışığı parlıyordu.Lydia dalgın dalgın düşünürken sınıfın dolduğunu fark etmemişti.Birden herkes ayağı kalktı.Yüksek rahibe gelmiş olmalıydı.Hemen Lydia da kalktı.Rahibe gülümseyerek "Uğurlar olsun Çaylaklarım" dediğinde hep beraber "Uğurlar olsun" diye karşılık vermişlerdi.Lydia rahibeye hayranlıkla bakıyordu.Gülümsemesi içleri ısıtıyor sesiyse insana huzur veriyordu.Üzerine mükemmel bir elbise giymişti.Bedenine tam oturuyor ve bütün hatlarını ortaya çıkarıyordu.
"Bildiğiniz gibi ben yeni Yüksek Rahibeniz Elizabeth Rose Wayland. Aynı zamanda edebiyat porfesörü olduğumdan bundan sonra derslerinize ben gireceğim.." Rahibe masasından kalkarak Aurelia'nın kitabını aldı. Kitaba biraz baktıktan sonra gülümseyerek geri verdi.

"Bu dersimizde öncelikle sizin edebiyat bilginizi ölçmek istiyorum. Gördüğüm kadarıyla fazlasıyla kalıplaşmış bir kitap okuyorsunuz. Ben derslerimde daha farklı bir stil işlerim zamala bunu anlayacaksınız." Sesi sınıfta yankılanıyordu. Sınıfın en arkasında yer olan dolaplara gitti. Bütün çaylaklar şaşkınlıkla profesörü izliyordu. Bir süre raflara bakan Elizabeth aradığını bulmuştu. Elinde eski bir kitapların olduğu bir kutuyla masasına döndü. "Bundan sonra benim dersimde bu kitapları kullacaksınız. Edebiyatı anlamak ve öğrenmek istiyorsanız kısaltılmamış yada sadeleştirilmemiş metinler üzerinde çalışmalısınız." Elizabeth kitapları çaylaklara dağıttı. Eski püskü kitaplarının bazılarının sayfaları yırtılmak üzereydi.Lydia elinde kalacak diye korkmuştu."Her kitap sizin sorumluluğunuz. Yıl sonunda onları sizden alacağım.. Her yeni kitap kullanmak istiyorsanız o zaman kitabın fotokopisini çektirip, ondan çalışırsınız. Tercih sizin. Şimdi geçelim dersimize.. Öğrendiğim kadarıyla en son klasik edebi metinleri öğreniyormuşsunuz." Rahibe sıraların arasında dolaşıyor ve teker teker çaylakları inceliyordu."Klasik edebi metinler dediğimizde kendimizi orta çağda bulmalıyız. biliyorum bu biraz sor bende okadar yaşlı bir vampir değilim bu yüzden sadece kitapları okuyarak zamanı algılamaya çalışacağız." Diyerek espiri yaptı.Lydia gülümsemişi.Sesini klasik bir profesörün sesinden uzak tutarak daha çok arkadaşça bir tona indirdi. "Rönesans dönemine kadar olan bu süreçte yazılan bir çok edebi eser Klasik edebiyat denildiğinde aklıma ilk gelen isim William Shakespeare'dir..Şimdi bu yazarı hakkında daha fazla şey öğrenme zamanı, kitaplarınızdaki 212. sayfayı açın." Herkes kitaplarını açarken rahibe sıraların arasında dolaşmaya devam ediyordu. Saçlarını arkaya atarak konuşmaya devam etti. "Kitabınızda onun eserlerinden bir kaç seçme var. Şimdi kitabınızdaki bölümü okuyun. Ardından kendinize bir Shakespeare eseri seçmenizi istiyorum. Seçtiğinizi eserle ilgili takıldığınız birşey olursa bana sormaktan çekinmeyin. Zaten kitapta yer alan 4 eser var.."Lydia sayfayı bulmakta zorlanmamıştı.Sanki kitabında o sayfa işaretli gibiydi.Hemen buldu ve okudu.Muhteşemdi.O kadar yaratıcı eserlerdi ki."Evet şimdi sizlerin edebi derecenizi anlamak adına hangi eseri seçtiyseniz onunla ilgili bir ödev hazırlamınızı istiyorum." dedi Rahibe. Lydia ödevini nasıl yapacağını bilmiyordu.Hemen bir şeyler hazırlayıp verdi. Ders sonuna doğru tüm çaylaklar ödevini vermişti. " Her eser bir hayattır çaylaklarım. Sizlerden kendi eserlerinizi yazıyorsunuz. Yaptığınız her şey bir sonraki sahneyi oluşturuyor. Önemli olan neyi nasıl yaptığınız değildir. Önemli olan oyunun sonunda eserinizden memnun olmanızdır. Sizlerde bunu düşünün hata yapabilirsiniz ancak sonunda yaptıklarınızdan pişman olmadığınızda başarılısınızdır. Hatalarınızdan ders almayı ve neyin doğru neyin yanlış olduğunu tekrar düşünün. Bir dahaki dersimize kadar Kutsanmaya" dedi Rahibe. Çaylakların hepsi "Kutsanmaya" diye bağırdı. Ders bitmişti.Lydia doğruca odasına gidip duş almak için sabırsızlanıyordu...

Ödev

Spoiler:

Öncelikle bu eseri seçmene sevdim çaylağım. Benimde beğendiğim bir eserdir. Ders ve ödeve göre puanınız

Rp uzunluğuna ve çeşililiği: 14 puan
Ders girmeye : 10 puan
Ödevlere : 15 puan
----------------------------

Toplam: 39 puan. Notunuzun karşılı Beklenenin Üstünde (B)

Tebrikler ilk dersten çok yüksek bir not aldınız. Derste oldukça başarılı olmanıza rağmen biraz daha uğraşla daha iyi, olacağınıza eminim. .
İyi dersler. Profesör Wayland

Hiçbirşey düşünemiyordu. Biri kafasını koparsa hiç birşey demezdi. Bugünün çabucak bitmesi için sessizce dua ediyordu. Olanlar bellayı'da çok etkilemişti. Herşey üst üste geliyordu. Uyumak ve bir daha uyanmamak istiyordu. Dönemin ilk dersi başlıyordu ve derse girmek zorundaydı. Her sınıftan çaylaklar giricekti. Bu durum bella'yı biraz germişti ama birazda meraklıydı. Dönemin ilk dersiydi ve yeni yüksek rahibemizin dersiydi. Dersin edebiyat olması bella'yı biraz sevindirmişti. Kapıya yaklaşmıştı derin bir nefes aldı ve kapının kolunu itti. Gece evinde sürekli kaloriferler yanardı ve sınıf sıcacıktı. Sınıfa geldiğinde çaylaklar kendi aralarında konuşuyorlardı. Sonra gözleri bir anlığına bella'ya kaydı. Bella hiç birşey demeden sessizce bir köşeye oturmuştu. Neredeyse çaylakların hepsi gelmişti. Sonra kapı açıldı ve bir sessizlik oldu. Herkes ayağa kalkmıştı. Profösör wayland sınıfa girmişti. Elbisesi düzgün hatlarını belli ediyordu. ''Uğurlar olsun çaylaklarım''. Diyerek çaylakları selamladı. Sesi bir haykırış gibiydi. Sonra herkez bir ağızdan ''Uğurlar olsun'' dedi. Bella rahibeden gözlerini ayıramıyordu. Gülümsemesi sıcacık ve içtendi. ''Bildiğiniz gibi ben yeni yüksek rahibeniz Elizabeth Rose Wayland. Aynı zamanda Edebiyat profösörü olduğumdan derslerinize ben gireceğim...'' Profösör masasından kalkarak Aurelia'nın kitabını aldı. Kitaba biraz baktıktan sonra gülümseyerek geri verdi.

''Bu dersimizde Öncelikle sizin Edebiyat bilginizi ölçmek istiyorum. Gördüğüm kadarıyla fazlasıyla kalıplaşmış bir kitap okuyorsunuz. Ben derslerimde daha farklı bir stil işlerim zamanla bunu anlayacaksınız.'' Sesi sınıfı etkisi altına almıştı. Sınıfın en arkasındaki dolaplara gitti. Herkezin gözü profösördeydi. Profösör aradığını bulduktan sonra sınıfa döndü. ''Bundan sonra benim dersimde bu kitapları kullanacaksınız. Edebiyatı anlamak ve öğrenmek istiyorsanız kısaltılmamış yada sadeleştirilmemiş metinler üzerinde çalışmalısınız.'' Rahibe kitapları çaylaklara dağıttı. Kitaplar çok eskiydi. ''Her kitap sizin sorumluluğunuz. Yıl sonunda onları sizden alacağım.. Her yeni kitap kullanmak istiyorsanız o zaman kitabın fotokopisini çektirip, ondan çalışırsınız. Tercih sizin. Şimdi geçelim dersimize.. Öğrendiğim kadarıyla en son klasik edebi metinleri öğreniyormuşsunuz.'' Rahibe sıraların arasında dolaşıyordu. Ve bütün çaylakları görmeye çalışıyordu ."Klasik edebi metinler dediğimizde kendimizi orta çağda bulmalıyız. biliyorum bu biraz sor bende okadar yaşlı bir vampir değilim bu yüzden sadece kitapları okuyarak zamanı algılamaya çalışacağız." Diye bir espri yaptı. Bella rahibeye gülümsemişti. Sesi bir profösör gibi değilde sanki bir dostmuşçasınaydı. ''Rönesans dönemine kadar olan bu süreçte yazılan birçok edebi eser Klasik edebiyat denildiğinde aklıma ilk gelen isim william Shakespeare' dır..Şimdi bu yazar hakkında daha fazla şey öğrenme zamanı , kitaplarınızdaki 212. sayfayı açın. '' Herkes kitaplarını açarken rahibe sınfa bakıyordu. Saçlarını geriye doğru savurarak konuşmaya devam etti. ''Kitabınızda onun eserlerinden bir kaç seçme var. Şimdi kitabınızdaki bölümü okuyun. Ardından kendinize bir sheakspeare eseri seçmenizi istiyorum. Seçtiğiniz eserle ilgili takıldığınız bir şey olursa bana sormaktan çekinmeyin. Zaten kitapta yer alan 4 eser var..'' Bella kolayca sayfayı bulmuştu ve hemen okumaya başladı. Mükemmeldi. '' Evet şimdi sizlerin edebi derecenizi anlamak adına hangi eseri seçtiyseniz onunla ilgili bir ödev hazırlamanızı istiyorum.'' Bella ödeviyle nasıl ilgileneceğini merak ediyordu. Çabucak bir şeyler hazırlayıp verdi. ''Her eser bir hayattır çaylaklarım. Sizlerde kendi eserlerinizi yazıyorsunuz. Yaptığınız her şey bir sonraki sahneyi oluşturuyor.Önemli olan neyi nasıl yaptığınız değildir. Önemli olan oyunun sonunda eserinizden memnun olmanızdır. Sizlerde bunu düşünün hata yapabilirsiniz ancak sonunda yaptıklarınızdan pişman olmadığınızda başarılısınızdır. Hatalarınızdan ders almayı ve neyin doğru neyin yanlış olduğunu tekrar düşünün. Bir dahaki dersimize kadar Kutsanmaya'' dedi rahibe. Çaylakların hepsi ''Kutsanmaya'' diye bağırdı. Ve ders bitmişti.

Ödev

Spoiler:

Ders ve ödeve göre puanınız

Rp uzunluğuna ve çeşililiği: 10 puan
Ders girmeye : 10 puan
Ödevlere : 14 puan
----------------------------

Toplam: 34 puan. Notunuzun karşılı Uygun (U)

Tebrikler ilk dersten pek dersle ilgilenmediğinizi fark ettim. Edebiyata olan sevginiz ortada ancak daha dikkatli ve özenli olmalısınız. Bir dahaki derste açıklarınızı kapatacağınızı umuyorum.
İyi dersler. Profesör Wayland

"Geç Kaldım!" Linya inlemeyi andıran bir sesle ayağa fırladı ve hazırlandı. Koridordan hızla çıkarken Prof. Wayland'ın ilk dersine geç kalmanın verdiği can sıkıntısı onu deli ediyordu. En azından ilk derse geç kalmaya bilirdi. Ama o saçma bir film yüzünden uyumamış ve sonunda geç kalmıştı. Nefes nefese merdivenleri tırmandı. Eğer insan olsaydı bu koşuşturma arasında kalpten gidebilirdi. Her zaman başını belaya sokmayı nasıl beceriyordu? Kapının kolunu tutarken kendini büyük bir azara alıştırmaya çalıştı. Şimdiden hazır olmalıydı. Eski profesör bu konuda çok sinirlenirdi. Zaten Linya'ya takıktı. Prof. Wayland'ın iyi ve şefkatli biri olduğunu biliyordu ama ders konusunda disiplinli olduğu da besbelliydi. İç geçirerek kapıyı araladı ve kafasını içeri uzattı. Nasıl? Bütün sınıflar karma mı? Bu nasıl bir işti şimdi? Yine 3.sınıf konularından mı başlayacaklardı? Hızla yerine ilerledi ve oturdu. Kitabını açarken gözleri Prof. Wayland'daydı. O ise Linya'ya ufak bir bakış atıp dersine geri dönmüştü. "Klasik edebi metinler dediğimizde kendimizi orta çağda bulmalıyız. biliyorum bu biraz zor bende okadar yaşlı bir vampir değilim bu yüzden sadece kitapları okuyarak zamnı algılamaya çalışacağız." Linya önündeki eski kitaba baktı. Demek ki Prof. Wayland derste de sevecendi. Bu Linya'yı rahatlatmıştı. Bir yandan da diğer çaylakları gözlemliyordu. O kanatlı facianın ortaya çıkmasından beri bazı öğrenciler tam anlamıyla kafayı yemişti. Şimdi ise Prof. Wayland'a nefret ettikleri birine bakar gibi bakıyorlardı. Linya gözlerini sinirle onlardan uzaklaştırdı ve derse geri döndü. "Rönesans dönemine kadar olan bu süreçte yazılan bir çok edebi eser Klasik edebiyat denildiğinde aklıma ilk gelen isim William Shakespeare'dir..Şimdi bu yazarı hakkında daha fazla şey öğrenme zamanı, kitaplarınızdaki 212. sayfayı açın." Linya kitabı açtı ve 212. sayfayı aramaya başladı. Br yandan da perişan haldeki saçlarını beceriksizce toplamaya çalışıyordu. "Kitabınızda onun eserlerinden bir kaç seçme var. Şimdi kitabınızdaki bölümü okuyun. Ardından kendinize bir Shakespeare eseri seçmenizi istiyorum. Seçtiğinizi eserle ilgili takıldığınız birşey olursa bana sormaktan çekinmeyin. Zaten kitapta yer alan 4 eser var.." Linya isteksizce okumaya başladı fakat aklı okulda yaşanan garip olaylardaydı. Neler olacağı hakkında en ufak bir fikri yoktu. Çok uzun zamandır o garip kabuslardan da görmemişti. O kabusları kimse görmezdi. Niye sadece Linya görüyordu ki? Aklındaan bunları çıkarmalı ve derse yoğunlaşmalıydı. Pek de uzun sayılmayan bir süre sonunda bitirdi. Bu sırada bazı çaylaklar soru sormaktan geri kalmamıştı. Linya'nın da aklında bir çok soru vardı. Ama bunları soramayacak kadar gergindi. Sınıfı tekrar süzdü ve kitabın sayfasına boş boş bakmaya başladı. "Evet şimdi sizlerin edebi derecenizi anlamak adına hangi eseri seçtiyseniz onunla ilgili bir ödev hazırlamınızı istiyorum." Ahh... Ödevler, ödevler. Linya ödev kelimesinden pek haz almazdı. Burdaki dersler farklı olabilirdi ama neredeyse hepsi en az insanlarınki kadar sıkıcıydı. Yani, bu kadar karmaşanın içinde bile ders yapmayı düşünen bir sistem vardı. Linya isteksizzce ödevine yöneldi.

Spoiler:

Ödev bittiğinde Linya kendini tam bir sersem gibi hissediyordu. Şakaklarına hafifçe masaj yaptı ve kağıdı son kez gözden geçirdi. İçinden doğru şekilde yapmış olduğunu umarak prof. Wayland'ın masasına yöneldi ve ödevi bıraktı. Prof. Wayland tüm ödevleri alınca ayağa kalktı. " Her eser bir hayattır çaylaklarım. Sizlerden kendi eserlerinizi yazıyorsunuz. Yaptığınız her şey bir sonraki sahneyi oluşturuyor. Önemli olan neyi nasıl yaptığınız değildir. Önemli olan oyunun sonunda eserinizden memnun olmanızdır. Sizlerde bunu düşünün hata yapabilirsiniz ancak sonunda yaptıklarınızdan pişman olmadığınızda başarılısınızdır. Hatalarınızdan ders almayı ve neyin doğru neyin yanlış olduğunu tekrar düşünün. Bir dahaki dersimize kadar Kutsanmaya" Linya dersin daha bitmiş olmasından memnun olarak diğer arkadaşları gibi "Kutsanmaya" diye bağırdı. Herkes sınıftan çıkana kadar sırasınd oturup olanları düşünmeye devam etti. Gece evinde yaşananlar aklını uzun süre meşgul edecekti. Sınıf boşalınca yavaşça yerinden kalktı ve kapıya yöneldi.


Rp uzunluğuna ve çeşililiği: 19 puan
Ders girmeye : 10 puan
Ödevlere : 18 puan
Derse geç kalma: - 10
----------------------------
Toplam: 37 puan Beklenenin Üstünde (B)

Linya derse geç kalmana bu sefer için birşey demiyorum ancak notunda düşmeye neden olduğunu unutmamalısın. Çok başarılı ve güzel bir ödev. Derste konstrasyon sorunu yaşasanda başarılıydın. Daha iyi olacağına eminim. Profesör Wayland

Ders bitmiştir. Notlar toplu olarak duyurularda olacaktır