Arthur: Bir sorun mu var ?? Merlin: Evet, bütün gün atın üstündeydim. Arthur: Nazik popon mu ağrıdı ?? Merlin:Napalım, senin ki kadr büyük değil.
)
A: Seni uyarıyorum.Doğduğumdan beri öldürmek için eğitildim. M: Peki bir baş belası olmak için ne zamandır eğitiliyorsun?
Arthur:Sen benimle böyle konuşamazsın. Merlin:Özür dilerim.Ne zamandan beri baş belası olmak için eğitiliyorsunuz, lordum ?
)
Arthur:Bazı zamanlar oluyor Merlin ..Sen bilge gibi davranıyorsun.Bilge olmadığını söyleyesim geliyor.Ama öyle, bilgelik bu ..
[Merlin sırıtır.] Arthur: Sırıtma öyle Merlin.Geri kalan zamanlarda tam bir salaksın !
)
A:Ürkmüş bir gelinciğe benziyorsun.M:Öyle mi?Eh, en azından uyuşuk bir kurbağaya benzemiyorum.Gidelim.
A:Kurbağaya mı benzediğimi mi söylüyorsun yani? M:Evet,belki günün birinde büyüyle yakışıklı bir prense dönüşürsün.Ama büyü yasak olduğuna göre, muhtemelen öyle birşey olmayacak.Hadi gidelim. A:Merlin? M:Ne var? A:Emirleri ben veririm hatırladın mı? M:Evet.Hazır mısın? Hadi gidelim
)
. A:Hey neşelen biraz! M:Koluma vurmak beni nasıl neşelendirecek? A:Şövalyelerde işe yarıyor.M:Onlar kalın kafalıysa ben napayım ?
A : Bende bir şövalyeyim. M: Tamam o zaman.
)
Gwen:Veliaht Prense hizmet etmek nasıl bir duygu? Merlin:Onun çoraplarını yıkamak bile ayrıcalıktır.
G:Ara sıra şikayet etsende onunla gurur duyuyorsun değil mi? M:Hayır duymuyorum. G:Duyuyorsun yüzünden anlayabiliyorum. M:Çorapları temiz bundan elbet gurur duyarım.
)