Daniel Kevin Owden Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Lakap : bana kimse lakap takamaz. Nerden : Sanane :] Mesaj Sayısı : 5 Kayıt Tarihi : 12/10/10
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: İnci Gözler. Çarş. 13 Ekim 2010, 10:52 | |
| Stephanhayatının en hüzünlü günü diye adlandırdığı bir gündeydi. Evden bir an önceuzaklaşması kafasını dinlemesi birazda spor arabasında hız yapması gerekiyordu.Yoksa hayatının en zor gününü atlatamayacaktı. Bugün babasının ölüm yıldönümüydü. Düşündükçe tüyleri ürperiyordu. O boğucu ortamdan kurtulmalıydı.Çalışma masasının üzerinde duran telefonu ve spor arabasının anahtarını kapıpmerdivenlerden son hızla inmişti. Annesi daha nereye gittiğini soramadanStephan evden çıkıp arabasına binmişti bile. Hız yaparken babasının yanınagitmek istiyordu bunu en içtenlikle dilemişti. Arabasını durdurup bir sürenereye geldiğini anlamadığı bir yerdeydi. Aceleyle nereye geldiğine bakmak içinarabadan aşağı indi. Dağın yamacında bu yaz günün en tatlı rüzgar’ı esiyordusanki yüzünü okşayıp geçerken ağlamamak için kendini teselli ediyordu. Yüksekbir sesle. - Nasıl geldim buraya ben hatırlamıyorum bile. Dedi. Gözlerini kapattı. O kadar sakin esiyordu kirüzgar Stephan gene de üşümüştü. Gözlerini açtığında karşısında dağın yamacındabir taşa oturmuş suratını dizlerine kapatarak hıçkırıklar içinde ağlayan kızınyanına yavaş ve temkinli adımlarla yaklaşırken kızın o ipek gibi güzelsaçlarının rüzgar da savruluşu sanki Stephan’ı büyülemişti. Kızın ağlayışı bilemüzik kadar güzel geliyordu kulağına. Stephan hiç düşünmeden kızın yanınaçömelerek. Ne olduğunu sormak istedi ama kızın hıçkırıkları daha da yükselmeyebaşladı. - Şşş, tamam sakin ol ben sana yardım edebilirim. Kızın dizlerine gömdüğü kafası artık Stephan’a dönüktü. Stephan incigibi gözleri olan kıza daha çok büyülenmişti. Pürüzsüz bir cildi ve inci gibigözleri Stephan’a sanki bir haber vermeye çalışır gibiydiler. Anlayamıyorduneydi demek istediği hiçbir kişinin gözlerinden ne demek istediğini anlayamazdıStephan. Kız Stephan’dan biraz daha uzaklaşmıştı. Sanki yanına gelmesiniistemiyordu. Ama bunu yapmalıydı kızın onunla konuşmasını sağlamalıydı. - Belki yardım edebilirim sana üzgünüm ama bunu yapmak istiyorum sanayardım etmek. Biliyorum çok üzgünsün ama sana yardım edeceğim hadi anlat bana. Bu sözleri söyleyen stephan mıydı. Amakıza yardım etmeliydi ne olduğunu bilmek istiyordu. Kız inci gibi gözleriniStephan’a çevirerek ve kızgın bir şekilde. - Bana kimse yardım edemez sende edemezsinrahat bırak beni!. Kız bağırmaya başlamıştı. Ayağı kalktığıanda kızın elbisesi gece elbisesi olduğunu anladı Stephan bu kız gece biryerden geliyordu. İpeksi elbisesi rüzgar da uçuşurken Stephan gözlerini hiçayırmadan kızı izliyordum. Kız Stephan’a döndü ve elini uzattı. - Yakala!. Her şey çok ani oldu. Stephan kızın ne demek istediğini kızkendini uçurumdan aşağı tam atacakken anladı. Hemen kızın elini yakaladı. Kızneredeyse uçurumdan düşmek üzereydi. Kalbinin çıkacağını sandı Stephan hiçbirkızı uçurumdan son anda kurtarmamıştı. Kız gözyaşlarını bir yandan siliyor biryandan da Stephan’a sarılıyordu. Sadece tek bir cümle Stephan’nın kıza iyiceaşık olmasına yetmişti. İşte o cümle… - Artık sana güveniyorum her şeyi anlatacağım. Kızın sanki gücü hiç kalmamış gibi Stephan’nın kollarının arasındatitreyip ayaklarının arada boşaldığını hissediyordu. Stephan kızı bir taşaoturtup önüne çöktü ve kendini toplaması için zaman verdi. Kız bir süre sonrakonuşmaya başladı. - İnci gözler hiç ağlar mı?. Benimkiler ağlar.Çünkü ben bir zamanlar benim uğruma ölebilcek kişiler tanıdım ne oldu hayatımason vermek üzereydim. Benimle gel Stephan seni daha fazla tanımadan geltanıdığımda hep hayal kırıklığına uğruyorum. - Nereye geliyorum anlamadım. Beni büyülüyorsun sesinle, gözlerinle. Neyapmamı istersen yaparım çünkü senin büyünün altındayım. - Sadece babanın gittiği yere yukarıya gel çokkorkuyorum tek gidemem benimle gel birlikte gidelim. Babasını nereden tanıyordu babasıölmüştü. Ama kız bilmiyordu demek ki…Stephan kafasını yerden kaldırdığındakızın kanatları vardı kar kadar beyaz kanatları... Stephan kızdan kaçmayakalktı ama kız önünü kesip kolundan tutmuştu. Stephan korkudan kalp krizigeçirmek üzereydi fakat kız kolunu tutunca biraz daha rahatlamıştı. - Beni babamın yanına ney götürebilecek söyle… Bu biraz emir verir gibi olmuştu ama kızona yaklaştı ve inci gözlerinden birkaç damla Stephan’ın avcuna damlattı.Sankibüyük bir rahatlamayla kendini yere bıraktı. Bir süre sonra uyandığında karşısında babasını görmüştü. Hemen babasınasarılmıştı. Stephan ağlamazdı çok zor ağlardı ama bugün ağlamıştı. Babasıavcunu açıp içine yuvarlak küçük top bırakmıştı. Stephan avcuna baktığındaıslak incilar vardı.. Stephan artık anlamıştı. İNCİ GÖZLER AĞLARDI… | |
|
Elizabeth Rose Wayland Konsül Temsilcisi | Gölge Avcısı
Lakap : Lizbeth Mesaj Sayısı : 2356 Kayıt Tarihi : 11/07/10
Karakter Detayı Statü: Site Kurucusu Uyarı: 0/0
| Konu: Geri: İnci Gözler. Çarş. 13 Ekim 2010, 12:09 | |
| 83* Tebrikler Renklendirme ve düzenin çok beğendim.. Bazı yerlerde kelimleri bitişik yazmıssın ve bağlaçlarda ufak sorunlar yaşamışsın.. Yinede genel anlamda başarılı bir Rp.. Gece Evine hoşgeldin | |
|
Daniel Kevin Owden Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Lakap : bana kimse lakap takamaz. Nerden : Sanane :] Mesaj Sayısı : 5 Kayıt Tarihi : 12/10/10
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: İnci Gözler. Çarş. 13 Ekim 2010, 12:11 | |
| Teşekkür ederim aslında onları bitişik yazmamıştım ama böle oluyo bende anlamadım düzeltmeye çalıştım olmadı. =( | |
|
Elizabeth Rose Wayland Konsül Temsilcisi | Gölge Avcısı
Lakap : Lizbeth Mesaj Sayısı : 2356 Kayıt Tarihi : 11/07/10
Karakter Detayı Statü: Site Kurucusu Uyarı: 0/0
| Konu: Geri: İnci Gözler. Çarş. 13 Ekim 2010, 12:15 | |
| problem değil başarılı bir rp ... İyi rpler dilerim | |
|