| Büyücü - Cadı olmak için | |
|
+3Lexlander Beirut Austeja Elizabeth Rose Wayland 7 posters |
Yazar | Mesaj |
---|
Elizabeth Rose Wayland Konsül Temsilcisi | Gölge Avcısı
Lakap : Lizbeth Mesaj Sayısı : 2356 Kayıt Tarihi : 11/07/10
Karakter Detayı Statü: Site Kurucusu Uyarı: 0/0
| Konu: Büyücü - Cadı olmak için Cuma 04 Mart 2011, 15:41 | |
| Büyücü ve Cadılar Hogwarts kurgusundakinden farklı olarak şekillenmişlerdir. Onların özelliklerini öğrenmek için Tıklayın.Büyücüler kendi içlerinde ikiye ayrılmıştır. Bazı safkan büyücüler Kendilerini diğerlerinden üstün görüyor ve kendilerine Kara Cübbeliler diyorlardı. Bunlar Kalonadan gelen karanlık özelliğini geliştirerek karanlık ve kötü büyülerde ustalaşmıştır. Birde Vassalardan gelen aydınlığın gücünü kullanan büyücüler vardır. Bunlar karanlığın büyücülere meydan okurlar ve aydınlıktan güç emerek saf ve iyi büyülerde ustalaşırlar. Kendilerine Ak Cübbeliler isimini veren bu gurupta melez büyücülerde olabilir. Safkan Büyücü- Cadılar: Bunlar sadece safkan büyücü ailelerinden oluşan kişilerdir. büyü güçleri fazladır. Melez büyücü- cadılar: Büyücü ırkıyla başka bir ırkın birleşiminde doğan çocuk büyücü olur ancak normal büyücülerden daha az güçleri vardır. Rplerinizden en az + 3 yıldız almalısınız. - Kod:
-
Karakter Adı: Karakter Yaşı: Tercih edilen Soy:(safkan- Melez, Ak ve kara gibi) Karakter özellikleri(Tercih edilen soyla uyumlu olmalı) Meslek varsa belirtin:(Rütbenize yazılacak) Örnek Rp veya Yıldız Seviyesi | |
|
| |
Beirut Austeja Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Mesaj Sayısı : 229 Yaş : 74 Kayıt Tarihi : 16/10/10
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Büyücü - Cadı olmak için Cuma 04 Mart 2011, 16:01 | |
| Karakter Adı:Tristian Majere Karakter Yaşı:100+ Tercih edilen Soy:(safkan- Melez, Ak ve kara gibi)Kara Büyücü(safkan) Karakter özellikleri(Tercih edilen soyla uyumlu olmalı)İnatçı, kararlı, özgüvenli, dediğim dedik vs. vs Meslek varsa belirtin:(Rütbenize yazılacak)Lider Örnek Rp veya Yıldız Seviyesi:6 yıldız | |
|
| |
Elizabeth Rose Wayland Konsül Temsilcisi | Gölge Avcısı
Lakap : Lizbeth Mesaj Sayısı : 2356 Kayıt Tarihi : 11/07/10
Karakter Detayı Statü: Site Kurucusu Uyarı: 0/0
| Konu: Geri: Büyücü - Cadı olmak için Cuma 04 Mart 2011, 16:05 | |
| | |
|
| |
Misafir Misafir
| Konu: Geri: Büyücü - Cadı olmak için Salı 22 Mart 2011, 19:36 | |
| Karakter Adı: Jonathan Karakter Yaşı: +250 Tercih edilen Soy:(safkan- Melez, Ak ve kara gibi) : Safkan Karakter özellikleri(Tercih edilen soyla uyumlu olmalı) : Meslek varsa belirtin:(Rütbenize yazılacak) : Ak Büyücülerin Lideri Örnek Rp veya Yıldız Seviyesi : - Spoiler:
Güneş parlaklığını gecenin koynunda saklamaya çalışıyordu. Her yer sessiz ve herkes yalnızdı sanki... Yaşamı yazmak adınaydı bu gece. Bir şeyler anlatırcasına karanlık içinde parlayan yıldızlar, bu gece için apayrı bir güzeldi. Ay herzaman ki gibi kusursuzdu.
Ne yapacağınızı bilmeden yaşamak ne kadar anlamlı olabilirdi ki? Yada kimin uğruna bir şeyler yapacağınız? Çok güçlü olmanız yada ölümsüz olmanız çok şeyi değiştirmiyordu –en azından benim için-. Tüm güzellikler ve sahip olduğum şeyler arasında en zorlarını seçmeyi ve onlara sahip olmayı hep başarmıştım ama bu sefer farklıydı. Bir Arzudan istekten çok daha fazlasıydı. Ölümsüz olsamda aralarında en sabırsızları olarak bilinmem boşuna değildir. İhanet sadece ölümlüler için geçerli bir kavram değildi. İhaneti çok tatmamışmıydım zaten? Ama artık hiçbirşey eskisi gibi değildi. Karşılarındaki düşman çok daha güçlü ve oyuncuydu. Kim isterdi ki böyle bir düşmanı karşısına almayı?
Büyük cam kapı kolaylıkla açılmıştı. Kapı açılır açılmaz Cat’in güzel kokusu yüzüme çarptı. Bones gerçekten şanslıydı ama şimdilik. Güzel yüzü aklıma geldikçe ondan ayrı zamanlarımda başka kadınlarla hatta aynı anda birden çok kadınla birlikte olsamda vahşi kediciğimin yerini kimse tutamazdı. Onu hayal ederek başka birisine dokunmak..
Yumuşak koltuğa kendimi bıraktım onun dokunduğu bedenini bıraktığı yerde olmak güzeldi. Onu ilk baştan beri arzulamıyormuydum? Şimdi kediciği tekrardan geri alma zamanıydı. Yerimden kalkarak ahşap görünümlü merdivenlere doğru yürüdüm. Heryerde onun zevki ve onun kokusu.. Kendimi bir eroin bağımlısı gibi hissediyordum. Büyük beyaz kapıyı geriye doğru iktirdim ve yatak odasına girdim. Büyük bir ayna ve yatağı burası huzur vericiydi. Onun burada yattığını bilmek bile içimdeki bazı duyguları körüklemeye yetiyor ve arttırıyordu. Beyaz gömleğini elime aldım. ‘Tanrım içinde ne kadar seksiydi’ diye düşünmeden kendimi alamıyordum. Bir kadının beni bu şekilde ele almasına izin veremezdim değil mi? Elimdeki gömleği yerine bırakıp tekrardan merdivenlere yöneldim. Herşey Cat’in zevkine göreydi. Şöminenin yanına yaklaştım ve içindeki odunları aleve verdim. Alevin bozuk melodisi sessizliği bozuyordu. Yükselen kıvrımlı kızıl alev Cat’in güzel saçlarını andırıyordu. Şöminenin üzerindeki kokulu mumlar gözüme çarpmıştı. Elimdeki ateşle onlarıda yaktım. Loş ışıkları etrafı aydınlatmasada güzel gözükmesine yetiyordu. Kediciğin güzel kokusu artık çok yakındı. Birkaç saniye içinde önümdeydi. Güzel hatları ve kıvrımları.. Bir tanrıça kadar güzeldi. Gözleri sonsuz derinlikteki bir uçurum gibiydi öfkeli bakışları biraz olsun yumuşamıştı ama hala etrafa ateş saçıyordu. Küçük bir kız çocuğunu andıran kıvırcık saçları yüzüne düşmüştü. Ondan çok uzak durmamışmıydım? Aramızdaki mesafeyi kapatarak yanına yaklaştım. Ellerimi kıvırcık saçlarının arasından geçirerek geriye doğru attım artık güzel yüzü önümdeydi. ‘’Bebeğim güzel suratını asmak hiç yakışmıyor. Olanlar için elimden birşeyin gelmemesi çok kötü ama moralini düzeltmek için birşeyler yapabilirim.’’
"Bir konuya açıklık getirelim. Burası benim evim ve siz ölümsüzlerin ben yokken girmesinden hoşlanmıyorum. Liderin bunu sana söylemedi sanırım. Ayrıca ben senin Bebeğin! değilim Jace. Şimdi bıçağımla kasıklarına delik açmadan önce burda ne aradığını öğrenebilirmiyiml?’’ Hızla yanıma yaklaştığında hamlesine karşılık vermemiştim. Aramızdaki mesafenin kapanmasına sevinmiştim. Arzuyla öpmek istediğim dudakları sadece birkaç santim uzaktaydı. Ama onu şimdi öpmeyecekti. Dudaklarım alaycı bir gülümsemeyle bükülmüştü. Cat’i sinirlendirmek eğlenceliydi. Bir ölümsüzü bile tehdit ediyordu. Gerçekten komikti. Gülümsemem tüm yüzüme yayıldı. Seçemediği bir hızla onu sert ve serin duvara yasladım. Şimdi birbirimize daha yakın duruyorduk. Ona dokunmak bile o kadar güzeldi ki. Dudaklarını tahmin bile edemiyordum. Teninden yayılan sıcaklık bütün duygularımı altüst etmişti. Sessizliği bozan melodik tınısıyla konuşmaya başladı.
"Oldukça berbat bir gün ve gece geçirdim Jace.. Sözlerinden olnaları bildiğini görüyorum. Geri çekilmemin tek nedeni Bones ve şuan burada neden olmadığını öğrenmek istiyorum. Birde ellerini benden çekmeni. " Bu yüzden ona kırılmaya hakkım vardı değil mi? Cat istemiyorsa ona dokunmazdım. En azından onunda beni istediğini anlayana kadar. Ellerimi geriye çektim ve derin gözlerinde kendimi kaybetmek istercesine özlemle gözlerine baktım. Şaşkınlık ve öfkeli gözleri yoğunluk doluydu. Kızıl dudakları bir tablo gibiydi. Bones onu hakediyormuydu? Hayır. Ellerimi teslim oluyormuş gibi havaya kaldırdım ve ona gülümsedim.
‘’İlk berbat günün değil ki güzelim. Seni hep bir belanın içinde buluyorum. Hem bu durumda Bones’a kızman gerekmiyormu? Yani ev meselesi işte..’’ yüzümdeki alaycı gülümseme umursamaz bir tavır sergiliyordu. Aramızdaki mesafeyi dahada açtım ve şöminenin yanındaki ahşap sandalyeye yerleştim. Ateş ne kadarda özgürdü böyle. Yanıma doğru yaklaştı ve yanımdaki sandalyeye kendini bıraktı. Oldukça bitkin gözüküyordu ama heran bi saldırıya hazırdı. Vahşi ve seksi..Hayatımda hep çok fazla kadın olmuştu. Halada öyle ama Cat farklıydı. Birbirimizi arzuluyorduk. Bunu kendine bile itiraf edemiyordu ama bu ölümsüz hayatımda kadınlar hakkında baya bir tecrübem vardı.
‘’Bones’un gelemeyeceğini söylemek için buradayım..’’ sesi soğuk ve ürkütücüydü. Bakışları sorularla doluydu. Bu telaşlı hali hiç hoşuma gitmemişti. Onun için endişelenmesi.. ‘’Birkaç işten dolayı gelemiyor. O iyi endişelenmeni gerektiren bir şey yok. Yüzünü asmamanı istesem çok şey istemiş olmam değil mi? ’’
"Haklısın sana kızmamalıyım. Liderini görürsen ona kızgın bir kediden daha tehlikeli bir şey olmadığını söyle.. " nihayet teslim olmuştu. Güzel gülümsemesi yüzünde herzamanki yerini aldı ve evet asıl şimdi herşey tamamlanmıştı. Vahşi ve masumdu. Bu nasıl olabiliyordu derseniz oluyordu işte. Cat söz konusu olduğu zaman tüm güzellikler ve doğaüstü olaylar mümkündü. Gülümsemesi içinizi huzurla dolduruyordu. Bakmaya doyamayacağınız kadar güzeldi. Evet tehlikeliydi ama benim için değil. Yerinden yavaşça kalktı kızıl dalgalı saçları ve kıvrımları yavaşça hareketlendi.
"Üzerimde halen o vampirin kanı var. Kendimi kirlenmiş hissediyorum. Ben tazeleninceye kadar sende sakinleştirici birşeyler hazırlarsın değilmi?" sesindeki tiksinirmiş gibi ifadeye gülümsedim. Öfkesi o kadar güçlüydü ki. Hala devam ediyordu. Onu ne sakinleştirebilirdi? Cevabımdan emin olduğu için bir şey söylememi beklemeden yavaşça merdivenlerden çıkmaya başladı. Bu durumda onu yalnız bırakamazdım. Onu hiçbir zaman bırakamazdım. Sessizliği ve hayal kırıklığı onda görmeye alışık olmadığım birşeydi. Üzüntüden çok nefret duyuyordu. Ama hep kazanamazsınız tıpkı hep kaybedemiyeceğiniz gibi.. Cat konusunda sürekli kaybeden taraf olmaktan sıkılmıştım. Onu istiyordum hemde herşeyden çok.. Bazı şeylerin değişmesi gerekiyordu. Bones.. Onu üzen ve zarar veren herkesi öldürebilir ve herşeyi göze alabilirdim. O herşeye değerdi..
Şöminenin közlerini karıştırıp birkaç odun parçası ekleyerek alevi güçlendirdim. Sevdiğim, istediğim kadın yanımdaydı daha ne isteyebilirdim ki? Sahip olabileceklerim arasında en iyisiydi neredeyse.. Kitaplığın yanındaki mumları yaktım. Leylak kokusu odayı sarmalamış ve atmosferi değiştirmişti tamamen.
Cat benim için vazgeçilmezdi.. Benim için bir uyuşturucuydu sanki tüm benliğimi ele geçiriyordu. Merdivenlerden hızlıca çıkıp içki dolabına doğru ilerledim. Cat için votka vazgeçilmezdi. Ona en son Rusyadan el yapımı hazırlanmış votka ve birkaç şey hediye etmiştim. İçkilerin olduğu yere doğru yürüdüm. Aradığınız herşeyi bulmak mümkündü neredeyse. Şarapları ve tekilaları atlayarak Cat’in en sevdiği bölüme doğru uzandım. Gözüme takılan ilk markayı almıştım. Smirnoff North, lezzetini ve buz mavisi olan rengini 66. kuzey parelelinin ilerisinde yetişen böğürtlenlerden alıyordu. Rengi ise ‘kuzey ışıklarını’ yansıtıyordu. Kapıyı yavaşça kapatarak arkamı döndüm. Zamanlama harikaydı diye içimden geçirmeden edemedim. Cat tüm güzelliğiyle önümdeydi. Bir melek kadar eşsizdi. Sağlam tutmadığım içkinin elimden kaymasını saniyeler sonra farketmiştim. Yere düşmeden önce iki narin el şişeyi tutmuştu. ‘Bana ne yapıyordu böyle?’ Yakınımda olması bana güç ve huzur veriyordu. Teninden yayılan sıcaklık ve yoğunluk kendimi kontrol etmemde zorluk gösteriyordu. Bazen bir ölümsüz olsanız bile kendinizi kontrol edemezsiniz. Vücuduna doladığı kısa beyaz havlu bile onu çok güzel gösteriyordu. Derin göğüs dekoltesi ve beline doğru inen kızıl bir su gibi akıcı saçları boşta kalan omuzlarını kapatıyordu. Beyaz örtünün altından tüm vücudunu seçebiliyordum neredeyse ama gözlerinin derinliğinde kaybolmayı tercih ettim. "Jace odama girmem için yolun üzerinden çekilmelisin." Yolun üzerinde durmak mı? Hayır ben hiçbirşey yapmıyordum bu sefer. Birbirimize bakışlarımız etraftaki herşeyi dondurmuştu neredeyse. Dünya durmuştu sanki. Birbirimize olan çekimimiz karşı konulmazdı. Onunda çok zorlandığını görebiliyordum. ‘’Seni engellemiyorum ki güzelim.’’ Yüzümdeki herzamanki umursamaz gülümsemeyi takınmıştım. Elimi yüzüne doğru yaklaştırdım ama ona dokunamadım. Gözlerindeki yoğun duyguları gördüğümde şaşırmıştım. Yüzümü ona yaklaştırdım. Hayır Jace! Bunu yapmamalısın en azından şimdi değil. Elimi şişeye uzatarak aldım ve arkamı dönüp yürümeye başladım. Arkamdan baktığını hissedebiliyordum. Hazırladığım soğuk tostu şöminenin yanındaki masaya koydum ve kristal bardaklara birer buz koyup sek votkayı içine süzdükten sonra limon dilimleride yerini almıştı. Arkamı döndüğümde Cat’te merdivenlerden iniyordu. Siyah mini elbisesi ve kızıl dalgalar elbiseyi süslemişti. Elbisesinin miniliği benim için uzun olsada birşeyler düşünebilirdim onun için değil mi? Bir prenses kadar asildi. Benim prensesim sadece benim.. Kristal bardağı ona doğru uzattım ve şöminenin yanındaki yerimi aldım. Yanıma oturduğu için mutluydum. Ona dokunmasamda onu hissetmek son derece müthiş bir duyguydu. Yüzümü ona çevirdiğimde güzel gözleriyle karşılaştım. Yüzümü yüzüne daha da yaklaştırdım. ‘’Rahatlamış görünüyorsun. Yüzündeki gülümsemeyi bir daha göremiyeceğim için korkmaya başlıyordum tanrıçam.’’
"Biliyormusun Jace.. Neden hiç kadın vassa olmadığını çözdüm. Yok çünkü sizlerin dayanması zor olurdu. Vassalar, güçlü cesur ve iyi olduğu kadar kendini beğenmiş, çekici ve cüratkar.. bu özellikleri taşıyan bir kadın düşünemiyorum. ya sen?" Yüzünde keyifli bir gülümseme vardı. Bu tabloyu sevmiştim.. Bu özellikleri taşıyan bir kadın tanıyordum. Cat.. Dayanıklılık konusuna giriceksek kendimle gurur duymam gerekiyor. Arzuladığım kadın yanımda oturuyor bense ona arkadaş gibi davranıyordum bu gerçekten zor bir şey. Ama bazen sevdiğiniz kadını kaybetmemek için yapmanız gereken birşeydi. Kontrollüydüm evet ama asla sabırlı değildim. Kollarımı göğsümde birleştirip masum yüzüne baktım. Düşünceliydi her zamanki gibi. Bones’u mu düşünüyordu?
"Yemek işini bile beceriyorsunuz.. Olaya bak ben beceremem hayatta.." Yüzündeki neşeli kız çocuğu edası yerine mimikleri şaşkın bir ifade almıştı. Sevdiğiniz kadına yemek ve içki hazırlamak zor bir şey değildi. Onun mutlu olması sizi mutlu ederdi. Mutluluk bazen çok uzak bir kavramdı. Bazen ise çok yakın.. Şimdide olduğu gibi.. Parmaklarına uzandım elinde tuttuğu boş bardağıda alarak ayağa kalktım. Parmakları sıcak ve narindi. Bu eller birçok kişiyi öldürmüş ve katliam yapmışlardı. Onu tanımayan biri buna inanamazdı. Masanın üzerinde duran ince, uzun şişeyi aldım ve bardağı doldurdum. Yanıma gelmişti. Bir ölümsüzün nefesini kesebilecek kadar güzeldi. ‘’Sen karşılaştığım en tehlikeli yaratıksın Cat. Boşu boşuna tanrıçam demiyorum hem. Bir tanrıça kadar güzel, zeki ve akıllısın.’’ Gülümseyerek ona döndüm. Yüzündeki meleki masumiyet’e hayran kalmıştım. Usta bir ressamın elinden çıkmış özel bir tablo gibiydi. Gözleri, dudakları, açık beniz teni..Kesinlikle eşsizdi.
‘’Kadın bir vassa.. bilemiyorum. Ortalık karıştırabilirdi. Ama o özellikleri taşıyan bir kadın tanıyorum.’’ Ona doğru iyice yaklaştım. Meraklı gözlerle bana bakıyordu. Ona yaklaştığımda geri çekilmemesine sevinmiştim. Birbirimize karşı koyamayacağımızın farkındamıydı?
‘’Seksi, güzel, cesur, tehlikeli ve cürretkar bu kadın birtek sen olabilirsin Cat. Başka birini düşünemem.’’ Yüzümü yüzüne daha da yakınlaştırdım. Tatlı nefesi tenimi okşuyordu. Kalbi yerinden çıkabilirdi. Bunu ona yapmaya hakkım varmıydı yada kendime? Kendimi kontrol edemeden dudaklarımı dudaklarıyla birleştirdim. Ahh! Hayır Jace bunu yapmamalıydın. Kendimi dudaklarından alamıyordum yada almak istemiyordum. Herşey tek bir noktaya yoğunlaşmıştı. Güzel kıvrımları ve dudakları.. Ellerimi saçlarının arasından geçirdim ve ince beline kollarımı sararak onu dahada kendime çektim. Dudakları dudaklarıma karşılık versede tereddütlüydü. Heran geri çekilebilir izlenimi veriyordu. Sırtını sert duvara yaslayarak bileklerini havada tek elimle birleştirdim. Parmaklarımı vücudunda dolaştırıyor ve keşfedilmemiş yerleri keşfediyordum. Ben bile ona dokunmaya kıyamazken bir başkası –Bones- ona nasıl, ne cürretle dokunabiliyordu?
"Jace.. Yapmamalıyız, ben Bones'u seviyorum.. Seni de istiyorum ama yapamayız.." Bu ne demekti? Bones’u gerçektende sevmediğini göremiyormuydu? Eğer Cat istemiyorsa ona hiçbir şekilde elini sürmezdi. Ya ona olan aşk’ı ve tutkusu? Dudaklarını ait olduğu yerden çekerek bakışlarını kaçırmadan onu anladığını anlatan bir şekilde baktı. Gözleri gözleriyle buluştuğunda tüm dünyayı ayaklarına serebileceğini düşündü. Ama bunlar gereksizdi. Tek gerçek ona olan Aşk’ı.
Gözleri yine durmasını zorlaştırıyordu. Bu kadar istekliyken neden karşı koyuyorsun demek isterdi Jace ama onu hiçbir şekilde zorlamazdı. Ellerini güzel biçimli belinden çekerken Cat yine onu şaşırtacak bir istekle dudaklarına arzulu bir şekilde öpmeye başladı. Yapamayız diyordu az önce ölümsüzün kulağına. Peki ya şimdi yaptığı neydi? Eğilip dudaklarını dudaklarına daha da bastırdı. Cat’in terle kayganlaşmış bedeninin sıcaklığında eriyebileceğini düşündü. Dudaklarını araladı ve çabucak onu bıraktı. ‘’Seni sevdiğimi biliyorsun. Seni zorlamayacağımı da biliyorsun Cat. İstersen şimdi hemen buradan gidebilirim.’’ Ölümsüzün sesi beklediğinden daha emin ve güven verici çıkmıştı. İstemediği takdirde belki karşısına bile çıkmazdı..
Sonsuzluk gibi gelen bir zamanda Cat ona cevabını dudaklarıyla iletmişti. Öpücüğü az öncekinden daha istekli ve tutkuluydu. Cat boğuk bir şekilde inleyince kollarında kıvranan meleğini daha da sıkı sardı. Yuvarlak göğüsleri Jace’in vücudunu dağlıyordu. Ona hissettiği arzuyla bedeni tükenirken iradesini yavaş yavaş kaybettiğini hissediyordu. Arzusunu durduramayan Jace Cat’in kalçalarını avuçlayıp ayaklerını yerden keserek, yumuşak vücudunu sertçe kendininkine bastırdı. Cat altında çirpındıkça daha da heyecanlanıyor ve kulağına deli olduklarını fısıldayıp gülüyorlardı. Bir eli yukarı doğru kayarak göğüsünü yakaladı. Avucunun içinde büzüşen tatlı ve benliğini götüren göğüs ucunu eliyle sıkıştırıp okşadı. Sonra ipeksi giysisinin arasından elini soktu ve ateş gibi yanan parmaklarıyla çıplak tenine dokundu. Nabzı kulaklarında atmaya başladı. Bir ölümsüzün başı hiç dönermiydi? Ona hiçbir kadın bu şekilde hissettirememişti. Ve bundan sonra Catten başka birine dokunamazdı. Yumuşak koltuğun ve Jace’in sıcak vücudu arasında kalan Cat’in zevk iniltileriyle kendinden geçiyordu adeta. Kollarıyla onu daha da sararak ayağa kalktı. Odasına doğru giderken vücuduna birsürü öpücük kondurdu. Fısıltı gibi çıkan sesiyle dudaklarını kulaklarına yaklaştırdı.
‘’Seni seviyorum..’’
|
|
| |
Lexlander Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Lakap : Lex. Mesaj Sayısı : 308 Yaş : 31 Kayıt Tarihi : 05/01/11
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Büyücü - Cadı olmak için Çarş. 23 Mart 2011, 18:03 | |
| Yıldız seviyeniz;*****
onaylandı, rütbeniz veriliyor. | |
|
| |
Astrid Bergström Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Lakap : indigo. Mesaj Sayısı : 43 Yaş : 30 Kayıt Tarihi : 08/05/11
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Büyücü - Cadı olmak için Paz 08 Mayıs 2011, 13:27 | |
| Karakter Adı: Natulcien. Karakter Yaşı: Üç yüz küsür. Tercih edilen Soy: Safkan, Ak. Karakter özellikleri: Bir Ak Büyücü karamsar olmayacak, içinde kötülük barındırmayacak diye bir şart yok, değil mi? Natulcien, ırkının gölgede kalmış, duygulardan ve duygusallıktan yoksun çorak topraklarında yetişmiş sanki. Kara Cüppeliler'e karşı kanlı bir nefret duyuyor ya da kopkoyu bir hissizlik, içinde her şey karman çorman. O yüzden kendini, öldürmeye, intikam almaya adadı, savaşı içinde kişiselleştirdi ve kendi Tanrılarına lanet okumadığı gün, Tanrılar onu lanetledi. Natulcien böylece inancını da kaybetti, geceleri güçlü veya güçsüz, genç ya da yaşlı, fark etmez, Kara Cüppeliler'i öldürürken vicdanının sesini hiç duymuyor. Yinede ailesi için göz yaşı dökmüyor da değil, her gece onları andığı, gününün en saf dakikaları, Tanrıların kutsallığına en fazla yaklaştığı an. Meslek varsa belirtin: Yok. Örnek Rp veya Yıldız Seviyesi: Sekiz. | |
|
| |
Victoria Morgenstern Çember
Lakap : Vicky Nerden : Alacante Mesaj Sayısı : 844 Kayıt Tarihi : 13/07/10
Karakter Detayı Statü: Üye Uyarı: 0/0
| Konu: Geri: Büyücü - Cadı olmak için Paz 08 Mayıs 2011, 13:35 | |
| | |
|
| |
Zieg von Freuddrich Lütfen rütbe edinin, yoksa oyuna dahil olamazsınız!
Mesaj Sayısı : 5 Kayıt Tarihi : 12/05/11
Karakter Detayı Statü: Uyarı:
| Konu: Geri: Büyücü - Cadı olmak için Perş. 19 Mayıs 2011, 20:24 | |
| Karakter Adı: Zieg von Freuddrich. Karakter Yaşı: 400+ Tercih edilen Soy: Melez. Karakter özellikleri: Araştırmacı, zeki ve taktik uzmanı. Meslek varsa belirtin: Gezgin. Örnek Rp: ***** | |
|
| |
Aethra L. Pavone Seelie Sarayı Peri Leydisi
Mesaj Sayısı : 1318 Yaş : 28 Kayıt Tarihi : 25/01/11
Karakter Detayı Statü: Yönetici Uyarı:
| Konu: Geri: Büyücü - Cadı olmak için Perş. 19 Mayıs 2011, 23:59 | |
| | |
|
| |
| Büyücü - Cadı olmak için | |
|